Çocuğunuzun İlk Matematik Öğretmeni Siz Olun

Yazar: Can ferman -

Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakika 30 Saniye
Çocuğunuzun İlk Matematik Öğretmeni Siz Olun

Çocuğunuza matematik öğrenmesi konusunda ilk desteği siz verin.

Aslında tek bilmeniz gereken, çocukların matematiğe yatkınlığının 0-4 yaş arasındaki gelişimini, günlük hayatınızın içinde eğlenceli aktiviteler ile hızlandırabileceğinizdir.

Başlarken

Matematiğe yatkın çocukların, daha hırslı, eğitimini daha uzun sürdürebilen ve daha iyi odaklanabilen, çalışma hayatında daha fazla gelişim gösterebilen bireyler olabilme ihtimalinin daha fazla olduğunu biliyor muydunuz?

Çocuklar, matematiksel bir yatkınlık ile dünyaya gelirler. Son araştırmalar gösteriyor ki, çocukların bu başlangıç seviyesindeki matematiksel zekasının gelişiminde ebeveynlerin rolu çok büyüktür. Matematiksel konularda iyi olmasanız bile, çocuğunuz ile birlikte yapacağınız etkinlikler ile çocuğunuzun matematiksel gelişimine büyük bir katkı sağlayabilirsiniz.

Her şey güven ile alakaldır… Çocukların matematikte başarılı olduklarını hissetmeleri için ilk ihtiyacı olan şey güvendir. Çocuklarınızı gösterdikleri efor için takdir etmeniz, sadace yeteneklerini değil, güvenlerini ve öğrenmeye olan açlıklarını da arttırır.

Pozitif yaklaşım anahtardır… Matematikte üstün başarı gösteren çocukların neredeyse tamamı, matematikten zevk alan çocuklardır, bu nedenle küçüklüğünüzde matematiğin sıkıcı olduğunu düşünseniz bile, bunu unutarak, çocuğunuzun matematikten zevk alabilmesi konusunda onu teşvik etmelisiniz. Çocukların kendilerine söylenen her şeyi büyük oranda dikkate aldığını düşünürsek, çocuğunuza kendinizin sevmediği şeyleri aktarmamanız çok büyük önem taşır. Yani “ben küçükken matematikte hiç iyi değildim” ya da “matematiği hiç sevmezdim” gibi cümleler kesinlikle kurmayın.

Her gün birlikte matematik çalışın… Bu sizin için kulağa pek çekici gelmeyebilir, ama tahmin edin neden? Çünkü siz zaten bu temel matematik bilgilerini biliyorsunuzdur.
Matematik her yerdedir – çocuğunuzu giydirirken, birlikte yemek pişirirken, markete giderken, bloklar ile oynarken – pratikte, çocuğunuz ile birlikte yaptığınız her aktivite matematiksel öğeler içerir. Ebeveynler olarak tek bilmeniz gereken, bu aktivitelerdeki matematiksel öğelerin farkına vararak bunları her an fırsata çevirmenizdir, böylelikle, çocuğunuzun matematiğin daha çok farkına varmasını sağlayarak mutluluğunu ve merakını arttırabilirsiniz.

Rakamları Tanımak

Rakamları tanımak, matematiğin ilk adımıdır. Etrafınızda gördüğünüz tüm rakamları çocuğunuza göstererek, onun dikkatini çekebilirsiniz, Örneğin kapı numaraları, otobüslerdeki numaralar, baskılı tişörtlerdeki numaralar, televizyondaki numaralar.. Bir süre sonra çocuğunuz, “dört” kelimesinin “4” şeklinde yazıldığını kavrayacaktır.

Rakamları tanımak için yapılabilecek aktiviteler:

1: Rakamlar günlük hayatınızda her yerde karşınıza çıkar! Kapı numaraları, kumanda üzerindeki sayılar, sporcuların forma numaraları gibi rakamları her görüğünüzde, bu rakamlar ile ilgili çocuğunuzla konuşun.
2: Evinizde, üzerine 1-10 arası rakamları yazdığınız büyük kağıtlar saklayın ve çocuğunuzu bu kağıtları bulması için teşvik edin. Daha sonrasında bulduğu rakamın kaç olduğunu ona sorabilir, bilemediği takdirde onu teşvik edebilirsiniz.
3: 10 adet plastik bardak ile bir kule inşa ederken bu bardakları saymak, çocuğunuzn rakamların değerleri konusunda bilinçlenmesini kolaylaştırır.

Peki sırada ne var?
Çocuğunuza rakamları gösterdiğinizde ve “bu sayı 4 mü?” şeklinde sorduğunuzda, çocuğunuzun çoğunlukla doğru cevabı vermesi, bir sonraki aşamaya geçmek için yeterli bir gerekçedir. Hatta yuva yaşına gelmiş çocuğunuz bu süreçte “bu hangi sayı?” şeklinde sorduğunuz sorulara doğru cevabı verecek yeterliliği de ulaşmış olabilir.

Sayı Saymak

Sayı saymak rakamların isimleri ve sıralamarı ile ilgili önemli bir aktivitedir. Öncelikle 1-5 arasındaki sayıları sıralı bir şekilde sayması için öğretin. Başardığında, hemen devamını getirerek 1-10 arasındaki sayıları saymasını sağlayın. Kısa sürede başarı gözlemlerseniz, ardından 1-20 arası sayılar için çocuğunuzu zorlayabilirsiniz.

Sayı saymak için yapılabilecek aktiviteler:

1: Ritim ve kafiye kullanmak, hafızalarında daha kalıcı olmasını sağlayacaktır.

1, 2, 3, 4, 5, çok sıcaktır sarı güneş
6, 7, 8, 9, 10,  dev gibi bir kamyon,
11, 12, 13, 14, 15, ellersen hemen yakar ateş,
16, 17, 18, 19, 20, çok zevkli matematik bilimi
gibi… (kafiyeleri kendiniz de kurabilirsiniz)

2: Merdivenleri çıkarken ya da yürürken adımlarınızı saymak, bu sıralamarı daha iyi öğrenmesi için çok teşvik edci bir aktivite oalcaktır.

3: Geri sayım yapmak, rakamların sıralamasını daha iyi kavramasını sağlar. Bir şey yapmadan önce 5’den geriye saymanız, dikkatini çekecektir. Çocuğunuza da bunu öğreterek onun da geri saymasını isteyebilirsiniz. (Örneğin oyuncak bir roket ya da uçak kalkış yapmadan önce geri sayım yapabilirsiniz, ya da yerinizden kalmadan önce 5’den geriye sayıp, sonra yerinizden kalkabilirsiniz.)

Rakamları Sıralamak

Eğer çocuğunuz sayı sayma konusunda başarıya ulaştıysa, rakamları sıralayabilecek düzeye gelmiş demektir. Örneğin, Rakamları farklı kağıtlara yazarak, doğru sıra ile çocuğunuzun önüne dizebilir, daha sonra bu sıralamayı bozarak çocuğunuzla birlikte tekrar doğru sıraya dizebilirsiniz.

Rakamları sıralamak için yapabileceğiniz aktiviteler:

1: Ufak kağıtlar üzerine 1-10’a kadar sayıları yazarak bunları çocğunuzun küçük arabalarının üzerine yapıştırın, çocuğunuzun bu arabaları doğru sıra ile park etmesini isteyin.

2: Balık şeklinde kesitğiniz kağıtların üzerine 1’den 10’a kadar rakamları yazın ve bunları bir kap içerisine koyun. Çocuğunuzun balıkçı gibi davranmasını teşvik ederek, göl içerisindeki balıkları (kap içerisindeki kağıtları) doğru sıra ile tutmasını isteyin.

 

Bu yöntemleri uygulayarak çocuğunuza 1’den 20’ye kadar tüm sayıları tanıtabilirsiniz. Merakını arttırmak ve ilgisini çekmek, sayıların devamını öğretmek ise tamamen sizin elinizde!

İlk Yayın Tarihi: 12 Haziran 2016 @ 13:53

Size Özel Ürünler Tümünü Görüntüle

İlgili Makaleler

Eğitim

İlk 1000 Gün Çok Önemlidir

Çocuklarda beyin gelişimi açısından, ilk anlar önemlidir. Unicef, bir çocuğun yaşamındaki ilk yıllarının önemi ve ilk deneyimlerin beyin gelişimi üzerindeki etkileri konusunda farkındalığı arttırmayı hedefliyor. Doğumdan itibaren ilk 48 ay içerisinde, beyin hücreleri her saniyede Devamını oku…

Sağ Beyin Eğitimi

Başlarken – Montessori Eğitimi

Nur Hanımla “Sevgili Bebek” programı kapsamında 0-48 aylık çocuklar için Montessori yaklaşımı hakkında konuşurken ben hayatın eşzamanlılığının şaşkınlığını bir kez daha yaşıyordum. İlk Montessori eğitimimi ilkokul öğretmenliğinde yaşadığım eksiklikleri tamamlamak için yapmıştım. Daha sonraki eğitimlerim Devamını oku…

Sağ Beyin Eğitimi

Montessori Yönteminde Duyuların Eğitimi

Montessori’ye göre çocuk daha doğumdan başlayarak zihinsel olarak aktif bir varlıktır. Bu nedenle çocuk eğitimine doğumdan itibaren başlanması gerektiğini savunur. Duyu algıları henüz dış belirtiler vermese de hareket etme yeteneğinden yoksun olsa da aktif haldedir. Devamını oku…

Alışveriş Sepetiniz
Sepetinizde henüz ürün yok!
iKupon Kodu Kullanmak için için sepet ya da ödeme sayfasına devam ediniz!
Alışverişe Devam Et
Sepetim
0