Hiç Bir Bebek Bir Proje Olmamalı

Günümüzde giderek artan bir eğilimden söz etmek istiyorum sizlere bu yazımda. Dünya’ya geldiğinde ebeveynleri tarafından çoktan hayat ve kariyer yolu çizilmiş proje bebeklerden konuşalım istiyorum.

Etrafımda o kadar çok örnek var ki bu konuda hangisinden başlasam diye düşünmekteyim. Bu yalnızca belli bir gelir veya eğitim seviyesiyle de sınırlı kalmayan ve çığ gibi her kesimde büyüyen, beni inanılmaz ölçüde rahatsız edip geleceğe yönelik endişelendiren bir eğilim açıkçası.

Verdiğim bu örnekte doğal olarak tüm isimleri değiştirdim.

Çok sevdiğim bir arkadaşımın geçenlerde bir torunu oldu. Biz de birkaç arkadaşımla birlikte bebek görmeye ve genç çifti tebrik etmeye gittik. Tebriklerimizin ardından sıcak ve keyifli bir sohbet başladı. İşte bu sohbette çiçeği burnunda anne sazı bir eline aldı ve beşikte yatan 12 günlük oğlu için öyle planlarını anlatmaya başladı ki, ben tüylerim diken diken, huzursuzca ne desem ki şimdi havasına giriverdim. Üstüne üstlük bir de bana yetkili ağızdan teyit almaya yönelik “Nur Teyze, sizin Zeka Kartları ile çalışıyoruz ama günde 10 dakikacık az değil mi? Vallahi biz Fuat’la birlikte 20-25 dakikadan az sunumlar yapmıyoruz. Bizim ki gerçekten fıldır fıldır bakıyor çevreye” demez mi?

Ben bunun üzerine mümkün olduğunca kırmadan dökmeden “Pelincim, öncelikle anne baba olarak en dikkat etmeniz gereken nokta kendi hayallerinizi bu minicik cana giydirmemek olmalı.” dedim ve hemen “Nasıl yani?” sorusunu aldım. Yanıtımın açık ve net olmasına ama incitmemesine dikkat ederek sorusuna şöyle bir cevap verdim.

“Pelincim, hepimiz çocuklarımızın bizden üstün olmasını, daha iyi bir eğitim almasını, kariyer yapmasını isteriz. Bundan doğal hiçbir şey yok. Oğul atayı geçmeli demiş bir atasözü.” dedim ve devam ettim: “Ama öte yanda bu konuda senin bizlere anlattığın gibi 12 günlük bebeğinin orta öğrenim de okuyacağı okula varana kadar içerik planlamasına başladığında, bu oğlunun sırtına sizlerin farkına varamadan istemeden büyük bir yük bindirmeniz demektir. Yani kendi hayallerinizi şimdiden minik Zafer Can’ın beynine yerleştirmek yerine, onun kendi hayallerini  oluşturabilmesi için uygun altyapıyı sağlamanız bence çok daha sağlıklı ve doğru olacaktır” deyiverdim.

Bu kez arkadaşım, yeni anneanne devreye girdi “Ama Nurcum bu çocuğa neden baskı yapsın ki tam tersi bir hedef hırs filan verip daha da başarılı yapmaz mı ?” diye sorunca gerçekten kalakaldım ve müstehzi bir tebessümle “Sen de mi Nalancım?” diye cevap verdim. Ardından “Bakın ben size yeni yapılmış bir araştırma sonuçlarını vereyim dilerseniz ona göre siz karar verin” diyerek onlara ABD de saygın bir üniversitenin yaptığı bir araştırma sonuçlarını aktardım.

İlk Yayın Tarihi: 9 Aralık 2015 @ 18:02