Babalar ve Yeni Doğan Bebekleri

Babalar ve Yeni Doğan Bebekleri

Yeni doğum yapmış annelerde görülebilen bazı psikolojik sorunlar, yeni baba olmuş bireylerde de görülebilir. Bebeğin dünyaya gelişinden sonra annede olduğu gibi babada da bir takım değişiklikler, hayata bakış açısının değişmesi, sorumluluk duygusunun artması gibi duygu değişimleri görülebilir.
Özellikle erkeklerin ağlamasının ayıplandığı ülkemizde, babalar, ilk çocukları doğduktan sonra göz yaşı dökebilirler.

Toplum normlarımıza göre, bir babanın en önemli görevlerinden biri, çalışıp evin geçimini sağlamaktır. Günümüzde ise evin geçimi genelde anne ve babanın birlikte çalışması ile sağlanır. Bu durum bebeğin ebeveynlerinden uzak kalmasına neden olabilir. Ancak yine de her ebeveyn, geri kalan vaktinin büyük çoğunluğunu çocuklarına ayırmak isteyecektir. Bu sürenin kaliteli geçirilmesi önemlidir.

Yeni bir bebeğin doğuşu, eve neşe ve sevinç getirir, tabi ki yanında bazı problemlerle birlikte. Bu problemlerin bir tanesi elbette, bebeğin giderlerinin eklenmesiyle birlikte evin ekonomisinde oluşacak dengesizliklerdir. Bu sebeple özellikle babalar kendilerini sıkıntılı hissedebilir, maddi kaygılar yaşayabilirler. Bu da, babaları strese sokar.

Bebeğin doğumundan önce bu maddi sorunlar planlanıp, gerekli tedbirler alınırsa, bebeğin doğumuyla birlikte babanın üzerindeki maddi kaygılar bir nebze de olsa azalabilir.

Doğumla birlikte babaları olumsuz etkileyebilecek durumlardan birisi de eşiyle olan ilişkisindeki değişimdir. Tabi ki anneler doğumdan sonra neredeyse tüm vakitlerini bebekleri ile ilgilenmek için kullanırlar. Bebeklerini beslemek, temizlemek, uyutmak vakitlerinin çoğunu aldığı için eşleriyle olan ilişkileri değişime uğrar ve birlikte daha az vakit geçirebilirler. Bu yüzden babalar kendilerini dışlanmış ve bir kenara atılmış hissedebilirler. Fakat unutmamalıdırlar ki, bu durum gayet normaldir.

Babanın, bebeğin bakımında anneye yardımcı olması, bu dışlanmışlık hissini önleyecektir. Böylece baba kendisini bir kenara atılmış hissetmezken, doğum sonrasında bebeğin bakımıyla birlikte anneye yüklenen görevleri hafifletebilir ve birlikte daha çok vakit geçirebilirler.

Günümüzde babalar yalnızca evin geçimini sağlayan kişi rolünden çıkmış ve bebekleriyle aktif olarak ilgilenen, onların beslenmesini, alt değişimini, temizliğini, uyku düzenini sağlayan bir role bürünmüştür. Üstelik babalar bu yeni rollerinden oldukça memnunlar.

Babalar, eskiden biraz çekinilen ve korkulan otorite figürleri iken, günümüzde çocuklarını yalnızca uyurken değil uyanıkken de öpüp koklayan, onlarla vakit geçirip oyunlar oynayan, çocuğun fiziksel ve ruhsal gelişiminde anne kadar etkin rolü olan bir aile bireyleridir.

Fakat her şeye rağmen bir baba, yenidoğan bebeği ile anne kadar hızlı bir bağ kuramayabilir. Bazı babalar bu bağı ilk kucaklarına aldıklarında kurarken, bazı babalar ise ne yapacaklarını bilemez bir halde, bebeği kucağına alarak durumu garipseyebilir. Bu durum, babanın bebeğe yakınlık duymadığı anlamına gelmez, sadece duygularını anne kadar hızlı bir şekilde bebeğe aktaramamasından kaynaklanır.

Bu durumu aşmanın ilk yolu bebek ile konuşmaktır. Şu anda ne yaptığı, daha sonra ne yapacağı, gününün nasıl geçtiği, neler planladığı gibi bir çok konuda içinden geldiği gibi bebekle konuşabilir.

Daha sonrasında ise, anneye addedilen görevleri zaman zaman anne ile birlikte yapıp, zaman zaman tek başına yapmalıdır.
 

İlk Yayın Tarihi: 21 Şubat 2016 @ 20:38