Gerçek Bir Vaka Analizi: Furkan Bebek

Yazar: Fatma Nur Olcay -

Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakika 28 Saniye
Gerçek Bir Vaka Analizi: Furkan Bebek

Kedi Sütlaç’ın hikayeleri ile sakinleşme seansı

Perdeyi açıp içeri baktım ve “Furkan merhaba, sen benim kedim Sütlaç’ı tanıyor musun?” diye, normal sol beyin mantığıyla baktığımızda “Ne alaka şimdi?” dedirtecek saçma bir girişle bebeğin yanına gittim. Bir elimde de telefonum… Furkan bir 5 saniye için gözlerini kocaman açtı; kedi sözcüğünü tanıdığı belliydi. İşte hemen o anda telefonumdan Sevgili Bebek ofisinin maskotu, bembeyaz Sütlaç’ın bir resmini koyuverdim Furkan’nın şaşkın bakan gözlerinin önüne. İkinci atağım derhal Sütlaç’ın komik maceralarından birine başlamak oldu; bir elimle de seri bir biçimde telefonumdaki Sütlaç resimlerini göstermeye çalışıyordum.

20150825_134554

“Gel kucağıma otur, bak buradan daha rahat göreceksin” hamlesiyle yavaşça bebeği anne kucağından kendi kucağıma geçiriverdim. “Ama gelmez o şimdi” diyen anneye gözlerimi kocaman açarak kafamı yukarı doğru kaldırıp uyarı işaretimi yapınca susuverdi. Furkan susmuştu; dikkatle Sütlaç hakkında anlattıklarımı dinliyordu. Onu daha da işin içine sokmak, interaktif olmak adına yavaşça ilk sorumu sordum. “Sen kedileri mi yoksa köpekleri mi daha çok seviyorsun?” “Miyav miyav” diye cevap verdiğinde yavaşça kenarda şaşkın bakışlar ile bakan dayıya dönüp “Siz kardeşinizi alıp bir tuvalete götürün” dedim. Furkan’a da “Furkan annenin tuvalete gitmesi gerekiyormuş! Ben sana benim ufak Siyam kedimi de göstereyim her sabah bana neler yapıyor biliyor musun, anneanneye de gösterelim o kalsın değil mi?” dedim. Furkan artık kedi hikayelerinin tadına varmış ve olaya odaklanmış görünüyordu. Anne ve dayının odadan çıktıklarının pek farkına varmadı desem yeridir. Anneanne bir hamle yapıp “Ahh teyzesi, oğluşum nasıl düşmüş biliyor musun?” diyerek sözde sohbete katılamaya çalışırken kadının neredeyse elimle ağzını kapatıverdim, çünkü Furkan o konu ile ilgili korkmuştu ve biz o korkuyu yatıştırma seansındaydık.  “Furkan kediler nasıl 4 ayaklarının üstüne düşüyorlar biliyor musun?” diyerek düşme fiilini derhal kedilere bağlayarak sohbetin kontrolünü elime aldım.

Ben yaklaşık yarım saat kadar Furkan’ı kucağımda sakin oturtmayı ve beni dinlemesini sağladıktan sonra olanlar oldu ve iş kontrolümden çıktı. Bir hemşire elinde iğnesiyle “Furkan Tezer” diye bağırarak gözlem odasına girdi ve kıyamet koptu. Furkan artık kucağımda deli gibi sesli bağırıyordu. Gözleri kocaman açılmıştı. Zavallı bebek resmen nöbete girmiş titriyordu. Hemşireyi en aksi yüz ifademle “Bebeğin yaşını elinizdeki kağıtta görmüyor musunuz, nasıl böyle fütursuzca elinizde iğneyle dalarsınız odaya? Siz sağlık görevlisisiniz!” diye paylamak zorunda kaldım. Ama artık durum bir kez kontrolden çıkmıştı. Kan alınması gerekiyordu ve o kan anneanne ve o sırada odaya giren dayısı tarafından tutulan Furkan’dan alındı. Furkan’da yaratılan ve sonrasında beslenen iğne ve doktor korkusu ile Furkan etinden et koparmışçasına 10 dakika ağladı. Nihayet tüm oda sakinleri “Yeter artık ama çocuğu başka yere nakledin hepimiz hastayız burada.” diye söylenmeye ve yüksek perdeden bağırmaya başlayınca tüm aile odadan çıktılar.

İlk Yayın Tarihi: 18 Ağustos 2015 @ 21:30

Fatma Nur Olcay

Yazar: Fatma Nur Olcay

ODTÜ İdari İlimler akademisi İşletme Bölümünü bitirdikten sonra 1990 yılına kadar özel sektörde tekstil ihracatı konusunda çalışan F.Nur Olcay, 1990 yılında ilk şirketi Alpteks Ltd. kurarak 2009 yılına kadar tekstil ham maddeleri konusunda ithalat-ihracat mümesilliği yapmıştır.

Sonrasında mezun olduğu İstanbul Erkek Lisesi Eğitim Vakfı (IELEV ) ile yolları kesişmiş ve 2010 yılında bu vakfa hazırladığı sağ beyin odaklı erken eğitim projesi doğrultusunda erken eğitim alanında 0-48 ay erken ev eğitiminin bebek gelişimindeki öneminin farkına vararak, bu doğrultuda global araştırmalarını yapmanın akabinde 2013 yılında Sevgili Bebek E Eğitim Hizmetleri Ve Ticaret Ldt. Şti kurarak erken eğitim sektörüne adım atmıştır.

Bugün sosyal medyada yüz binlerce takipçiyi aşan sevgilibebek.com’un kurucusu olan Nur Olcay işbirliği yaptığı çeşitli uzmanların denetiminde oluşturulan jenerik ürün grubu SevgiliBebek Zeka Kartları ile bugüne kadar ülkemizde 70.000 in üstünde aileyi doğumdan itibaren sunulabilecek, erken ev eğitimi ile tanıştırmıştır.

Türkiye’de kitlelere 0-48 ay döneminin önemini anlatmak ve bu dönemde zihinsel duruluğun kıvrak bir zeka kazanımının ve travmasız bir gelişmenin ileriye yönelik daha olumlu bir kişilik anlamına gelebileceğini duyurmak adına sevgilibebek.com bünyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.

email: [email protected]

Size Özel Ürünler Tümünü Görüntüle

İlgili Makaleler

Zihinsel & Ruhsal Gelişim

Çocukların Neden Minimalizme İhtiyaçları Vardır?

Çocukken öyle bir dolabım vardı ki, kapağını açmak risk olabilirdi. Çünkü içinde kıyafetler, oyuncaklar ve daha bir sürü şeylerden oluşan koca bir yığın vardı. O zamanlar farkında değildim ancak şimdi görebiliyorum; Bir çocuk olarak minimalizme Devamını oku…

Ebeveyn & Aile

Sigaranın Emzirme Sürecine Etkileri

Herhalde sigaranın zararlarını duymamış olanınız yoktur. Milyonlarca insanın kendilerine verdiği en büyük zarar olan sigara, bebeğiniz için de tabii ki çok zararlı. Peki, sigara içen bir anne bebeğini emzirmeli mi? Emzirirse bebeğe ne gibi etkileri Devamını oku…

Ebeveyn & Aile

Babalar ve Yeni Doğan Bebekleri

Babalar ve Yeni Doğan Bebekleri Yeni doğum yapmış annelerde görülebilen bazı psikolojik sorunlar, yeni baba olmuş bireylerde de görülebilir. Bebeğin dünyaya gelişinden sonra annede olduğu gibi babada da bir takım değişiklikler, hayata bakış açısının değişmesi, Devamını oku…

Alışveriş Sepetiniz
Sepetinizde henüz ürün yok!
iKupon Kodu Kullanmak için için sepet ya da ödeme sayfasına devam ediniz!
Alışverişe Devam Et
Sepetim
0