Yeni Doğan Bebeğin Fizyolojik ve Nörolojik Özellikleri

Dünyaya gözlerini açan bir bebek, aslında hayata henüz tam olarak hazır değildir. Anne karnından ayrılıp dünyaya geldikten sonra da, gelişimine ve adaptasyonuna devam eder. Hayatı boyunca sürecek olan fizyolojik gelişiminin ilk etapları, doğumdan sonraki haftalarda hız kazanır. Bunun yanında yeni doğan bebekler, diğer canlılarda olduğu gibi bazı genetik reflekslere de sahiptir.

Yeni Doğan Bebeklerde Fizyolojik Özellikler

Göbek Kordonu

Bebeğin yaşamını anne karnında sürdürmesini sağlayan ve anneyle kurduğu ilk bağ, göbek kordonudur. Göbek kordonu doğumdan sonra doktor tarafından kesilir. Kordon kesilmesine rağmen bir parçası bebekte kalır. Bebekte kalan kısım yaklaşık 1–2 hafta içinde kurur ve düşer. Bu sürede bebeğin göbeğine düzenli olarak pansuman yapılır ve göbek gazlı bezle sarılır. Bu süre zarfında görülebilecek herhangi bir olumsuzlukta (göbekte kanama, şişlik,iltihap oluşumu ya da ciddi kızarıklık vb.) hemen doktorunuza başvurmanız önerilmektedir.

Göğüslerin Şişmesi ve Genital Organ Akıntısı

Bebeğiniz dünyaya geldikten sonra, annenin plesanta aracılığıyla aktardığı hormonlar nedeniyle göğüslerinde şişlik görülebilmektedir. Bu şişlikler kesinlikle sıkılmamalı, masaj ve ovma uygulanmamalıdır. Doğumdan sonraki ilk günlerde erkek testislerde şişlik, kız çocuklarda ise kanlı vajinal akıntı görülebilir. Bebek temiz tutulduğu ve düzenli beslendiği takdirde kısa sürede beden, doğal ortamına kavuşacak ve bu değişiklikler düzelecektir. Kendiliğinden düzelir.

Mekonyum (ilk kaka)

Yeni doğan bebekte 24–36 saat içinde görülen ilk gaitaya mekonyum denir. Yapışkan bir yapısı olan mekonyumun rengi koyu yeşil-siyahtır. Bebek anne sütü almaya başladıktan sonra rengi değişmeye ve normalleşmeye başlar.

Yeni Doğan Bebeklerde Refleksler ve Nörolojik Özellikler

Yeni doğan bebeklerde merkezi sinir sisteminin olgunlaşması henüz tamamlanmamıştır. Bu nedenle refleksler bebekler için doğal korunma mekanizmasıdır. Refleksler sayesinde bebek, temel olarak hayatta kalma becerileri ile donatılmaktadır. Bebekteki reflekslere bir göz atalım:

1. Emme Refleksi

Bebeğin dudak çevresine bir objeyle hafifçe dokunulduğunda ağzına alma ve emme hareketi oluşur.  Bu refleks, bebeğin hayatta kalması için en önemli reflekslerden biridir. Bu refleks sayesinde bebek anne memesini emebilir, böylece hayatta kalır. Bu refleks bebek uyanıkken 4. aya kadar, uyurken 7. aya kadar gözlenir. Daha sonra bu refleks kaybolur.

2. Moro Refleksi

Bebek sakin yatarken başı doktor tarafından desteklenerek hafif kaldırılır, destek birden çekildiğinde ya da ani ses uyarısında kollarının ve el parmaklarının açılıp yeniden gövdede birleştirilmesidir ( sarılmaya benzeyen bir hareket). Yüzünde bir korku ifadesi
vardır. Doğumdan sonraki 3–4. aylarda kaybolur.

3. İzleme Refleksi

Bebeğin yanağına parmakla hafifçe dokunulduğunda başını o yöne çevirerek izler. Emme refleksiyle sıkı ilişkilidir.

4. Yakalama (Kavrama) Refleksi

Bu reflekste, bebeğin avuç içine ve ayak tabanına dokunulduğunda parmakların içine kapandığı görülür. Ellerdeki kavrama refleksi 3–4. aylarda kaybolur ve artık bilinçli bir harekete dönüşür. Ayak parmaklarındaki ise 10. aya doğru kaybolur.

5. Babinski Refleksi

Ayak tabanına dokunarak orta kısma bir hat çizildiğinde bacağın kasılması, ayak başparmağının ise diğer parmaklardan ayrılarak yana doğru açılması şeklinde gözlenen bir reflekstir.

6. Yüzme Refleksi

Bu refleks, bebeğin suya konulduğunda yüzebileceğini göstermez. Bu refleks, bebek suya konulduğu zaman kolları ve bacaklarıyla suyu iterek yüzme hareketi yapabilmesidir.

7. Tonik Boyun Refleksi

Bebeğin bir taraftaki omzu, başı, boynu ve ayakları gerginken diğer tarafı gevşek bir pozisyondadır. Ortalama olarak 20. haftada kaybolur. Bu refleksin bebeğin anne karnında uygun şekli almasına yardımcı olduğu düşünülmektedir.

İlk Yayın Tarihi: 7 Mayıs 2019 @ 21:53