Üstünde Düşünülmesi Gereken Gerçek Bir Vaka Analizi Yazar: Sevgili Bebek -
Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakika 56 Saniye Selim’in çizdiği bir resim
Bir gün Dilek Hanım Selim’in devam ettiği anaokulunda pedagog Esra Hanım’ın kendisiyle görüşmek istediği haberini aldı ve derhal görüşmeye gitti.
Esra Hanım merhabalaştıktan ve hal hatır sohbetinin hemen ardından Dilek Hanım’a oldukça detaylı çizilmiş ve boyanmış bir çocuk resmi gösterdi. Bu resmi “Ailenizi çizin” başlığı ile altında Selim yapmış dedi yalnızca…
Resimde bir oturma odasında insanlar vardı. Bu insanlardan her birinden daha büyük çizilmiş sayfanın çeyreğinden fazlasını kaplayan iri yarı yüzü yeşil olan ve ağzından alevler çıkan biri duruyordu. Kadın olduğu eteğinden anlaşılmaktaydı. Resmin diğer uç köşesinde ise bir başka ama ufak tefek çizilmiş kadın resmi vardı ama kadının kol bacak gibi uzuvları o kadar ince ve sanki görülmez biçimdeydi. Yalnız gözler vardı iri bir biçimde çizilmiş. İki erkek bir masada yemek yiyorlar ve bir başka kadın ise masaya doğru elinde tabak gibi çizilmiş bir şey getiriyordu.
Esra Hanım “Bu resmi anlat bana Selim kim bunlar?” diye sorduğunda Selim’in kendisine masada yemek yiyenlerin dedesi ve babası olduğunu onlara hizmet edenin halası olduğunu söylemişti. “Peki bu büyük kadın kim?” diye sorduğunda ise onun babaannesi olduğunu diğer köşede ufak tefek kişinin de annesi olduğunu ilave etmişti. Esra Hanım “Peki siz neredesiniz kardeşinle birlikte?” diye sorduğunda biz büyük değiliz ki daha çok küçük çocuğuz onun için yokuz burada cevabını almıştı. Dilek Hanım gözleri koskocaman açılmış biçimde resme bakmaktan başka bir şey yapamıyordu. Sanki konuşma yeteneğini kaybetmişti. Ne denebilirdi bu durumda, hiçbir söz aklına gelmiyordu. Esra Hanım Dilek Hanım’a Selim’in çok akıllı ama bir kadar da ürkek bir yapısı olduğunu ve bu resmi görüp tahlil ettiğinde ailede bazı konularda davranışsal sorunların olduğunu çok açık görmüş olduğunu belirtti ve eşiyle konuşmasını dilerlerse hep birlikte bir toplantı yapabileceklerini belirtti.
Dilek Hanım eve gittiğinde konuyu eşine açtı. Eşi “ Dilek bu hafta teslim edilmesi gereken o kadar iş var ki… Ne olur beni işe karıştırma. Ayrıca anneme karışma işimize demem mümkün değil aklından bile geçirme “diye daveti savuşturdu. Şerife Hanım ile kızı Eser Hanım ise “Neden olmasın gidelim ne diyecek bakalım” merakı içinde daveti kabul ettiler.
İlk Yayın Tarihi: 8 Ağustos 2015 @ 19:11
Selim’in çizdiği bir resim
Bir gün Dilek Hanım Selim’in devam ettiği anaokulunda pedagog Esra Hanım’ın kendisiyle görüşmek istediği haberini aldı ve derhal görüşmeye gitti.
Esra Hanım merhabalaştıktan ve hal hatır sohbetinin hemen ardından Dilek Hanım’a oldukça detaylı çizilmiş ve boyanmış bir çocuk resmi gösterdi. Bu resmi “Ailenizi çizin” başlığı ile altında Selim yapmış dedi yalnızca…
Resimde bir oturma odasında insanlar vardı. Bu insanlardan her birinden daha büyük çizilmiş sayfanın çeyreğinden fazlasını kaplayan iri yarı yüzü yeşil olan ve ağzından alevler çıkan biri duruyordu. Kadın olduğu eteğinden anlaşılmaktaydı. Resmin diğer uç köşesinde ise bir başka ama ufak tefek çizilmiş kadın resmi vardı ama kadının kol bacak gibi uzuvları o kadar ince ve sanki görülmez biçimdeydi. Yalnız gözler vardı iri bir biçimde çizilmiş. İki erkek bir masada yemek yiyorlar ve bir başka kadın ise masaya doğru elinde tabak gibi çizilmiş bir şey getiriyordu.
Esra Hanım “Bu resmi anlat bana Selim kim bunlar?” diye sorduğunda Selim’in kendisine masada yemek yiyenlerin dedesi ve babası olduğunu onlara hizmet edenin halası olduğunu söylemişti. “Peki bu büyük kadın kim?” diye sorduğunda ise onun babaannesi olduğunu diğer köşede ufak tefek kişinin de annesi olduğunu ilave etmişti. Esra Hanım “Peki siz neredesiniz kardeşinle birlikte?” diye sorduğunda biz büyük değiliz ki daha çok küçük çocuğuz onun için yokuz burada cevabını almıştı. Dilek Hanım gözleri koskocaman açılmış biçimde resme bakmaktan başka bir şey yapamıyordu. Sanki konuşma yeteneğini kaybetmişti. Ne denebilirdi bu durumda, hiçbir söz aklına gelmiyordu. Esra Hanım Dilek Hanım’a Selim’in çok akıllı ama bir kadar da ürkek bir yapısı olduğunu ve bu resmi görüp tahlil ettiğinde ailede bazı konularda davranışsal sorunların olduğunu çok açık görmüş olduğunu belirtti ve eşiyle konuşmasını dilerlerse hep birlikte bir toplantı yapabileceklerini belirtti.
Dilek Hanım eve gittiğinde konuyu eşine açtı. Eşi “ Dilek bu hafta teslim edilmesi gereken o kadar iş var ki… Ne olur beni işe karıştırma. Ayrıca anneme karışma işimize demem mümkün değil aklından bile geçirme “diye daveti savuşturdu. Şerife Hanım ile kızı Eser Hanım ise “Neden olmasın gidelim ne diyecek bakalım” merakı içinde daveti kabul ettiler.
İlk Yayın Tarihi: 8 Ağustos 2015 @ 19:11