Çocukları Yaz Hastalıklarından Korumanın Yolları Yazar: Sevgili Bebek -
Tahmini Okuma Süresi: 1 Dakika 18 Saniye 6Havaların ısınmasıyla çocuklarda bazı hastalıklarını görülme olasılığı artıyor. Özellikle sinek, böcek ve kene ısırıklarına, el-ayak-ağız hastalığına, güneş çarpmasına, virüs enfeksiyonlarına karşı temkinli olmak gerekiyor.
Bahar ve yaz aylarında çocukların beslenmelerine de dikkat etmek gerekir. Sindirimi kolay olan gıdalarla beslemek, bol sıvı almasını sağlamak gerekir. Sıcaklarla birlikte terleme artar ve terleme ile birlikte su kaybı da artar, bu yüzden çocukların bol su içmesi ve sıvı içeriği yüksek olan gıdalar tüketmesi gerekir.
Sıcaklıkların iyice arttığı 38-40 derece gibi yüksek ısıların olduğu zamanlarda, çocuğu yormayacak gıdalar hazırlamalı, özellikle de bol bol meyve yemesi sağlanmalıdır. Yazın yaz meyveleri olan, karpuz, kavun, kayısı, şeftali gibi meyveler vücudun kaybettiği vitamin ve mineralleri yerine koymak açısından oldukça faydalıdır. Mümkünse el yapımı olan yoğurt, ayran ve limonata tüketimi de ihmal edilmemelidir.
Çocukları güneşten korumamız gerekir ancak aynı zamanda güneşe ihtiyaçları olduğunu da unutmamamız gerekir.
Çocuğun güneşten yeterince faydalanamaması, D vitamini eksikliği, metabolik bazı hastalıklara, raşitizm benzeri hastalıklara sebep olabilir.
Bazı şeylere dikkat ederek çocuğunuzun güneşten zarar görmeden, faydalanmasını sağlayabilirsiniz. Bilmeniz gereken ilk kural çocuğun yaşı ne kadar küçükse güneşte o kadar daha kısa kalması gerektiğidir.
Ayrıca öğlen saatleri yerine daha erken saatleri tercih etmelisiniz. Ortalama 4-5 yaşındaki çocuklar için kolları ve bacakları açıkta olacak şekilde, şapkalı ve güneş gözlüğü ile güneşe uygun giyinerek yaklaşık 30 dakika güneşte durmaları yeterlidir. Sabah 09:00-11:00 ve öğleden sonra 15:00-17:00 saatleri, çocuklar için en uygun vakitlerdir.
Güneşin daha dik açıyla geldiği öğlen saatlerinde ise, çocuk dışarı çıkacaksa, güneş koruyucu kremlerden kullanmak gerekir. Güneş kremi ince bir tabaka halinde sürülüp, kullanma talimatına göre yaklaşık 20 dakika kadar beklendikten sonra güneşe çıkılmalıdır.
Çocuklar için 50 faktörlük güneş kremleri uygundur. Eğer hem sabah hem de öğleden sonra dışarı çıkıyorsanız, ikinci çıkışınızda çocuk yıkanmasa bile güneş kremini yenilemelisiniz. Güneş kremini alırken son kullanma tarihine dikkat etmeli ve yıllık olarak kullanmalısınız.
Havaların ısınması ile birlikte besinlerle bulaşan hastalıklarda da artış görülüyor. Tavuk vb. gıdalar buzdolabı dışında bir süre kaldıktan sonra, mikroorganizmalar oluşur. Bu yüzden bu tür gıdalar çözüldükten sonra dışarda çok fazla kalmamalıdır. Sütün de oda sıcaklığında 4 saatten fazla kalmaması, unutulmaması gereken önemli bir bilgidir.
Gidilen tatil köylerindeki açık büfelerde de uzun süre dışarıda kalan yiyeceklerden dolayı mikroorganizma kaynaklı hastalıklar meydana gelebilir. Havuzdan kaynaklı, göz-kulak enfeksiyonları, ateşli hastalıklar, ishal, cilt döküntüleri gibi hastalıklar da yaz aylarında artış gösterir. Bu yüzden havuz yerine denizi tercih etmeniz çocuğunuzun sağlığı açısından daha iyi olur. İyi denetlenen bir havuzda dahi, yoğun olmayan saatleri tercih etmelisiniz.
İlk Yayın Tarihi: 6 Haziran 2017 @ 23:38
6Havaların ısınmasıyla çocuklarda bazı hastalıklarını görülme olasılığı artıyor. Özellikle sinek, böcek ve kene ısırıklarına, el-ayak-ağız hastalığına, güneş çarpmasına, virüs enfeksiyonlarına karşı temkinli olmak gerekiyor.
Bahar ve yaz aylarında çocukların beslenmelerine de dikkat etmek gerekir. Sindirimi kolay olan gıdalarla beslemek, bol sıvı almasını sağlamak gerekir. Sıcaklarla birlikte terleme artar ve terleme ile birlikte su kaybı da artar, bu yüzden çocukların bol su içmesi ve sıvı içeriği yüksek olan gıdalar tüketmesi gerekir.
Sıcaklıkların iyice arttığı 38-40 derece gibi yüksek ısıların olduğu zamanlarda, çocuğu yormayacak gıdalar hazırlamalı, özellikle de bol bol meyve yemesi sağlanmalıdır. Yazın yaz meyveleri olan, karpuz, kavun, kayısı, şeftali gibi meyveler vücudun kaybettiği vitamin ve mineralleri yerine koymak açısından oldukça faydalıdır. Mümkünse el yapımı olan yoğurt, ayran ve limonata tüketimi de ihmal edilmemelidir.
Çocukları güneşten korumamız gerekir ancak aynı zamanda güneşe ihtiyaçları olduğunu da unutmamamız gerekir.
Çocuğun güneşten yeterince faydalanamaması, D vitamini eksikliği, metabolik bazı hastalıklara, raşitizm benzeri hastalıklara sebep olabilir.
Bazı şeylere dikkat ederek çocuğunuzun güneşten zarar görmeden, faydalanmasını sağlayabilirsiniz. Bilmeniz gereken ilk kural çocuğun yaşı ne kadar küçükse güneşte o kadar daha kısa kalması gerektiğidir.
Ayrıca öğlen saatleri yerine daha erken saatleri tercih etmelisiniz. Ortalama 4-5 yaşındaki çocuklar için kolları ve bacakları açıkta olacak şekilde, şapkalı ve güneş gözlüğü ile güneşe uygun giyinerek yaklaşık 30 dakika güneşte durmaları yeterlidir. Sabah 09:00-11:00 ve öğleden sonra 15:00-17:00 saatleri, çocuklar için en uygun vakitlerdir.
Güneşin daha dik açıyla geldiği öğlen saatlerinde ise, çocuk dışarı çıkacaksa, güneş koruyucu kremlerden kullanmak gerekir. Güneş kremi ince bir tabaka halinde sürülüp, kullanma talimatına göre yaklaşık 20 dakika kadar beklendikten sonra güneşe çıkılmalıdır.
Çocuklar için 50 faktörlük güneş kremleri uygundur. Eğer hem sabah hem de öğleden sonra dışarı çıkıyorsanız, ikinci çıkışınızda çocuk yıkanmasa bile güneş kremini yenilemelisiniz. Güneş kremini alırken son kullanma tarihine dikkat etmeli ve yıllık olarak kullanmalısınız.
Havaların ısınması ile birlikte besinlerle bulaşan hastalıklarda da artış görülüyor. Tavuk vb. gıdalar buzdolabı dışında bir süre kaldıktan sonra, mikroorganizmalar oluşur. Bu yüzden bu tür gıdalar çözüldükten sonra dışarda çok fazla kalmamalıdır. Sütün de oda sıcaklığında 4 saatten fazla kalmaması, unutulmaması gereken önemli bir bilgidir.
Gidilen tatil köylerindeki açık büfelerde de uzun süre dışarıda kalan yiyeceklerden dolayı mikroorganizma kaynaklı hastalıklar meydana gelebilir. Havuzdan kaynaklı, göz-kulak enfeksiyonları, ateşli hastalıklar, ishal, cilt döküntüleri gibi hastalıklar da yaz aylarında artış gösterir. Bu yüzden havuz yerine denizi tercih etmeniz çocuğunuzun sağlığı açısından daha iyi olur. İyi denetlenen bir havuzda dahi, yoğun olmayan saatleri tercih etmelisiniz.
İlk Yayın Tarihi: 6 Haziran 2017 @ 23:38