Çocuğunuzun Özgüven Gelişimini Nasıl Baltalarsınız?

Vaka 3

4 yaşındaki Emre’nin en sevdiği etkinliklerin başında boyama kitabındaki şekilleri boyamak gelmektedir. Yine bir akşam elinde boya kalemleri ve boyama defteri ile boyama yapmaya çalışırken babası Ali bey oğlunun kafasını okşayarak önünden geçerken boyama kitabına gözü kayar. Sonrasında da “Emre koca adam oldun hala nasıl taşırarak boyuyorsun, öyle boyanmaz ki, bak sana göstereyim.” diyerek kendince çocuğuna doğru olanı öğretmeye koyulur.

Oysa Emre biraz sonra mutlu bir şekilde babasına son boyadığı eserini göstermek üzere hazırlanıyordu. Babasından aldığı “Koca adam oldun doğru boya yapamıyorsun hala” eleştirisi onun özgüvenini baltalayıcı ve hiçbir olumlu sonucu olamayacak bir talihsiz söylem oldu. Bunun yerine Ali Bey “Emreciğim ne güzel boyuyorsun, boyayı çizgilerden taşırmamaya da gayret gösteriyorsun değil mi oğlum?” diyebilir ve tabii ki bir baba olarak ardından “Bende boyayabilir miyim acaba?” diyerek indirekt oğluna nasıl daha iyi boyanabileceğinin örneğini de verebilirdi.

Vaka 4

Ebru 15 aylık yeni ayaklanan bir kız bebek, haliyle sık sık da düşüyor, çünkü etrafı ile her bebek gibi o da çok ilgili. Bu nedenle de bastığı yerlere pek dikkat edemiyor. Annesi Zeliha Hanım bu konuda çok ama çok tedirgin, sürekli Ebru’nun arkasından elinden tutarak, yürümesini talep ederek koşturuyor. Bunu yaparken de “Dikkat, düşeceksin, düşüyorsun!” uyarıları ile komut vererek aklınca Ebru’yu uyarıyor.

Oysa Ebru için bu mesajlar beynine sürekli olarak olumsuz özgüven zedeleyici bir uyarı olarak nakşediliyor. Bu nedenle ebeveynlerin sürekli olumsuz uyarılar ile bebeklerin etrafında fır dönmeleri onların özgüven gelişimi adına bilinç altlarına son derece olumsuz kayıtlar anlamına geliyor.

İlk Yayın Tarihi: 28 Temmuz 2015 @ 19:10