Otizmli Bireyler Neden Göz Teması Kurmaktan Kaçınır?

Yazar: Fatma Nur Olcay -

Tahmini Okuma Süresi: 1 Dakika 9 Saniye
Otizmli Bireyler Neden Göz Teması Kurmaktan Kaçınır?

Otizmli bireylerde sık görülen bir davranıştır, göz teması kurmaktan kaçınmak. Otizmli bireyler göz teması kurmanın kendilerini rahatsız hissettirdiğini belirtmektedir. Hatta bazıları göz temasının kendilerini ‘yaktığını’ bile düşünmektedir. Nature Scientific Reports’da yayımlanan bir araştırmada, bu davranışın gerçekleşmesinde rol oynayan beyin mekanizmalarını açıklığa kavuşturmak için çalışma yürüttüler. Otizmli bireylerin göz teması kurmaktan kaçınmasının sebebi olarak, umursamamazlık düşünülmekteydi.

Ancak araştırma sonuçları sebebin umursamamazlık değil, göz teması kurma esnasında beynin bir bölümünün aşırı aktifleşmesinden kaynaklanan aşırı uyarılması azaltmaktan kaynaklandığı tespit edildi. Bu araştırmanın anahtarı yeni doğan bebeklerde yüzlere doğal yönelmeden sorumlu olan ve duygu algısında önemli olan beynin korteks altı sisteminde yatmaktadır. Korteks altı sistem göz teması ile aktive edilebilir. Daha önceki araştırmaların sonuçlarına göre, otizmli bireyler direkt bakış ve duygusal ifadelerden ortaya çıkan etkilete karşı aşırı duyarlılar.

Önceki araştırmaların sonuçlarını daha ileriye götürerek, bilim insanları otizmli bireylerin farklı duyguları taşıyan yüz ifadelerine baktıklarında neler olduğu araştırdılar.

Fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI) kullanılan bu çalışmada bilim insanları otizmli bireylerin ve kontrol grubunun korteks altı sistemindeki yüz işleme bileşenlerinin aktivasyon farklılıklarını ölçtüler. Araştırmaya katılan otizmli bireyler, iki gruba ayrıldı. Hem bütün olarak yüze hem de yalnızca göz bölgesine bakılarak araştırma gerçekleştirildi.

Sonuçta yalnızca göz bölgesine bakıldığında, yüksek aktivasyon gözlemlendi. Bu durum özellikle korkutucu yüzlere ve mutlu, sinirli, nötr yüzlere bakarken tespit edildi.

Çalışmanın bulguları, otizmli bireylerde beynin uyarıcı ve inhibe edici sinyal ağları arasında bir dengesizlik olduğu hipotezini destekliyor. Beyindeiki grup  temel olarak nörotransmitter madde bulunur, bunlar uyarıcı ve inhibe edicidir. Sinapslarda bu iki farklı grup nörotransmitter madde ile sinyallerin bazıları artırılırken bazıları azaltılır. Muhtemelen çeşitli genetik ve çevresel nedenlerin sonucunda bu iki nörotransmitter madde arasında ortaya çıkabilecek bir dengesizlik, yüz algılamasında yer alan korteks altı devredeki uyarıcı sinyalleri güçlendirebilir. Bu durum, göz temasına karşı normal olmayan reaksiyonla, doğrudan bakıştan kaçınmayla ve dolayısıyla da sosyal beyindeki normal olmayan gelişmeyle sonuçlanabilir.

Otizmli bireylerin gözlere bakmaktan kaçınmasının sebebinin bulunması, bu bireylere karşı geliştirilecek davranışlar açısından oldukça önemlidir. Uygulanacak davranış terapilerinde, otizmli çocukların birilerinin gözlerine bakmaya zorlanması, aşırı anksiyeteye yol açabilir. Bunun için, bu alışkanlığı yani göz teması kurabilme alışkanlığını yavaş yavaş kazanmalarını sağlayabilecek şekilde bir yaklaşım üstesinden gelmelerine yardımcı olur.

 

Kanyak: www.bilimfili.com

 

İlk Yayın Tarihi: 23 Mart 2018 @ 12:41

Fatma Nur Olcay

Yazar: Fatma Nur Olcay

ODTÜ İdari İlimler akademisi İşletme Bölümünü bitirdikten sonra 1990 yılına kadar özel sektörde tekstil ihracatı konusunda çalışan F.Nur Olcay, 1990 yılında ilk şirketi Alpteks Ltd. kurarak 2009 yılına kadar tekstil ham maddeleri konusunda ithalat-ihracat mümesilliği yapmıştır.

Sonrasında mezun olduğu İstanbul Erkek Lisesi Eğitim Vakfı (IELEV ) ile yolları kesişmiş ve 2010 yılında bu vakfa hazırladığı sağ beyin odaklı erken eğitim projesi doğrultusunda erken eğitim alanında 0-48 ay erken ev eğitiminin bebek gelişimindeki öneminin farkına vararak, bu doğrultuda global araştırmalarını yapmanın akabinde 2013 yılında Sevgili Bebek E Eğitim Hizmetleri Ve Ticaret Ldt. Şti kurarak erken eğitim sektörüne adım atmıştır.

Bugün sosyal medyada yüz binlerce takipçiyi aşan sevgilibebek.com’un kurucusu olan Nur Olcay işbirliği yaptığı çeşitli uzmanların denetiminde oluşturulan jenerik ürün grubu SevgiliBebek Zeka Kartları ile bugüne kadar ülkemizde 70.000 in üstünde aileyi doğumdan itibaren sunulabilecek, erken ev eğitimi ile tanıştırmıştır.

Türkiye’de kitlelere 0-48 ay döneminin önemini anlatmak ve bu dönemde zihinsel duruluğun kıvrak bir zeka kazanımının ve travmasız bir gelişmenin ileriye yönelik daha olumlu bir kişilik anlamına gelebileceğini duyurmak adına sevgilibebek.com bünyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.

email: [email protected]

Size Özel Ürünler Tümünü Görüntüle

İlgili Makaleler

Fizyolojik Gelişim

Bebeklerde Gelişim Takibi Yapmak Neden Önemlidir?

Dokuz aylık gebelik sürecinde hem anne hem de baba çocuğunu kucağına almak için sabırsızlanır. Doğum sonrasında hem zor hem de keyifli anlar iç içe yaşanır. Bebek büyümeye başladıkça, anne babalar bebeğin temel ihtiyaçlarını karşılamanın dışında, Devamını oku…

Zihinsel & Ruhsal Gelişim

İki Dil Bilen İnsanların Beyninde Daha Fazla Gri Maddeye Rastlandı 

Cerebral Cortex dergisinde yayımlanan yeni bir çalışmaya göre iki dil konuşabilen insanların beyinlerinin yönetici kontrol bölgesinde daha fazla gri maddeye rastlandı. Geçtiğimiz yıllarda, iki dillilik anlayışının oldukça değiştiği bir gerçek. Eskiden iki ana dile sahip olmak Devamını oku…

Zihinsel & Ruhsal Gelişim

Çocuğunuzun İç Sesini Olumlu Bir Şekilde Nasıl Etkileyebilirsiniz?

Hepimizin bir iç sesi vardır. Bazen çok ümitsiz olduğumuz zamanlarda bize ‘Yapabilirsin!’ diyerek güç veren, bazen de ‘Hayır başaramayacağım!’ dememize sebep olan iç ses. Bize bazen güç veren ve bazen de ümitsizliğe kapılmamıza sebep olan Devamını oku…

Alışveriş Sepetiniz
Sepetinizde henüz ürün yok!
iKupon Kodu Kullanmak için için sepet ya da ödeme sayfasına devam ediniz!
Alışverişe Devam Et
Sepetim
0