Vaatlerin Altında Ezilen Güven Duygusu

Yazar: Uzman Pedagog Zeynep Şimşek -

Tahmini Okuma Süresi: 0 Dakika 57 Saniye
Vaatlerin Altında Ezilen Güven Duygusu

Güven; koşulsuz olarak, kuşku duymadan inanmak, bağlanmak olarak tanımlanabilir. Güvenin ilk tohumları, çocukluk döneminde ebeveynlerle yani aile içerisinde atılır.

Çocukluk çağında gelişen güvenin ileriki yaşlarda gelişen sosyal ilişkilerine transfer edildiği biliniyor. Gelişim psikolojisi ve psikanaliz alanlarında çalışmaları olan, özellikle insanların sosyal gelişim teorisi ile tanınan ve “Kimlik bunalımı” kavramını ilk kez kullanan Amerikan Psikolog Erik Erikson’un psikososyal gelişim modelinde de güven duygusu ilk basamaktır.

Peki ailelerin güven duygusunu zedeleyici en temel davranışları nelerdir ve dışarıdan masum gibi görülen bu vaatler çocuklarda ne tür etkilere neden olur?

Gerçek dışı vaatler bazen o an ki durumu kurtarmak adına yapılan bazen de elde olmayan nedenlerden ötürü yerine getiremediklerimiz olarak ikiye ayrılıyor. 

Nedeni ne olursa olsun bu tip karşılayamadığımız vaatlerle, çocuklarımızın saf ve masum inanma duygularını ellerinden alıyoruz. Ancak aile çocuğunun neden böyle olduğunu, ya hiç anlamıyor, ya da anladığında iş işten geçmiş oluyor. 

Örneğin; “Yemeğini yersen seni parka götüreceğim”, “Şimdi uyursan, uyanınca sana sürprizim var” vb. gibi vaatleri kullanarak çocuğumuza yaptırmak istediğimiz şeyler için süslü yalanları kullanıyoruz. Çocuk yemeği yiyip bir hevesle kapıya fırlıyor ama anne-babası parka götürmeyeceğini söylüyor ya da uyandığında sürprizi arıyor, olmadığını görüyor. 

İşte bu gibi anlar yüzünden anne- babasını algılama şekli değişmeye başlıyor. O zaman kadar sakin olan çocuk hırçınlaşıyor, kızgınlık duygusuyla hareket ediyor. İlerleyen zamanlarda çocukta güven duygusu, yalan söyleme davranışıyla kodlanıyor. 

Ergenlik döneminde arkadaşlarına, öğretmenlerine ve ailesine yalan söylemeye başlıyor. Yetişkinlik döneminde müdürüne, iş arkadaşına, eşine durumu idare etmek adına yalanlar söyleyebiliyor. Bir şekilde yalanlarının çocuk üzerindeki etkilerine şahit olan ebeveynler ise; “Çocuğum için yaptım, hatırlamaz, unutur sandım”, “O biraz daha fazla yesin gelişsin, ödevini yapsın, başarılı olsun diye vaatlerde bulundum, o esnada imkânlar da uygun olmadığından ya çok sonra ya da hiç yerine getiremedim” gibi cümlelerle kendilerini savunuyorlar. 

Lütfen kelimelerinizin gücünü farkında olun ve çocuk yetiştirmedeki etkisini asla göz ardı etmeyin!

İlk Yayın Tarihi: 13 Aralık 2016 @ 19:04

Size Özel Ürünler Tümünü Görüntüle

İlgili Makaleler

Zihinsel & Ruhsal Gelişim

Küçük Çocuğunuzun Takıntılarını Anlamak

Küçük çocukların eşyalara, karakterlere, giysilere ve kişilere takıntıları biz ebeveynlere çoğu zaman garip gelebilir. Sürekli belli bir kıyafeti giymek isteyen, gittiği her yere oyuncak hayvanını da götürmek isteyen bir küçük çocuk sahibi ebeveynler bu konuda endişelense Devamını oku…

Zihinsel & Ruhsal Gelişim

Bebek Gelişiminde Teknolojinin Rolü

Hepimiz gelişen teknoloji ile beraber bebek ve bebek gelişimi için en iyisini yapmayı istiyor ve bu konuda bir emek sarf ediyoruz. Ayrıca hemen her bebek ve çocuk artık teknolojiye doğmakta ve teknolojiyle iç içe büyümektedir. Devamını oku…

Zihinsel & Ruhsal Gelişim

Çocuklarla Kaliteli Zaman Geçirmek

Çocuğuna yeterince ilgi ve sevgi gösteren ebeveynlerin aklını değişen yaşam koşullarımızla birlikte yeni bir soru daha kurcalıyor. Çocukla kaliteli zaman geçirmek… Ebeveyn olmak sürekli yeni bir şeyler araştırmayı ve öğrenmeyi de beraberinde getiriyor. Çocuğuyla ilgilenen, Devamını oku…

Alışveriş Sepetiniz
Sepetinizde henüz ürün yok!
iKupon Kodu Kullanmak için için sepet ya da ödeme sayfasına devam ediniz!
Alışverişe Devam Et
Sepetim
0