Karşıt Olma – Karşıt Gelme Bozukluğu

Çocukların bazı gelişim evrelerinde karşı gelme gibi davranışlarını gözlemleyebilirsiniz. Bu normaldir. Ancak bazı zamanlarda çocuk inatçı mı, duygusal mı, yaptığı normal mi yoksa karşıt gelme bozukluğu mu söz konusu, bunu anlamakta zorluk çekebilirsiniz.

Karşıt gelme bozukluğu, küçük çocuklarda ve ergenlerde görülebilen bir davranış bozukluğudur. Çocuğun yaşına uygun olmayacak şekilde tartışmacı olması, aileye karşı gelmesi, itaat etmemesidir. Bu gibi davranışları aslında belirli dönemlerde tüm çocuklarda gözlemleriz. Karşıt gelme bozukluğu teşhisi konulan çocuklarda, normal çocuklardan farklı olarak, bu uyumsuz davranışlar çok daha uzun sürer, çok daha ciddidir ve çocuğun yaşamını ve çevresindeki kişilerle ilişkisini olumsuz etkiler.

Karşıt gelme bozukluğu olan çocuklar, öğretmenlerinin, ailelerinin yani çevresinde kendisine bir takım kurallar koyabilecek kişilerin koyduğu kuralları reddeder. Çabuk sinirlenirler, çok sık ağlarlar. Ayrıca karşısındaki kişiyi özellikle kışkırtma, tartışma çıkarma eğiliminde olurlar. Kendilerinde bir problem olduğunu düşünmez, yanlışı karşısındaki kişilerde arar, onları suçlarlar. Kışkırtma, kızdırma, kin tutma, intikam alma, çabuk gücenme gibi olumsuz davranışları gösterirler. Bu davranışlarından en az dördünü altı aydır sürdüren bir çocuğun karşıt gelme bozukluğuna sahip olduğu kabul edilir.

Karşıt gelme bozukluğunun sebebi tam olarak bilinmemektedir. Ancak çoğunlukla karşıt gelme bozukluğu bulunan çocukların ebeveynlerinin çok sıkı kurallar koyduğu ya da koydukları kurallarda tutarsızlıklar olduğu görülmüştür. Ayrıca ebeveynlerden birisinin sürekli tetikte ve muhalif davranışlar sergilemesi de çocukta karşıt gelme bozukluğunun sebeplerinden sayılabilir.

Karşıt gelme bozukluğu çocukların % 3.2’sinde görülmektedir. Erkek çocuklarda kız çocuklarına göre 2 kat daha sık görülür. 

Karşıt gelme bozukluğunun tedavisinde en önemli görev aileye düşmektedir. Amaç çocuğun yanlış davranışlarını düzelterek, doğru davranışları öğrenmesi ve doğru bir şekilde sosyalleşmesini sağlamaktır. 

Bunun için ailenin, çocuğa yaklaşımı, koyduğu kurallar, koyduğu kuralları uygulamadaki tutarlılığı gibi konularda bilinçlendirilmesi gerekir. Eğer hastalık tedavi edilmezse gelecekte, kanunen suç işleyen bir kişilik oluşabilir. Ayrıca çocuk karşısındaki kişiler tarafından davranışları sebebiyle negatif tavırlar görerek giderek kendi içine kapanabilir. 

Karşıt gelme bozukluğu olan bir çocuk mutlaka tedavi olmalıdır, kendi kendine düzeleceğini düşünmek yanlıştır. Fakat aileler bu gibi sorunlarda sorunun kendiliğinden zamanla ortadan kalkacağını düşünerek çoğunlukla tedavi için geç kalırlar. 

Çocuğunuzda karşıt gelme bozukluğu sorunu varsa;

Siz dahil çevresindeki herkese karşı saldırgan, düşmanca tavırlar sergilerler. Bu davranışlarına soğukkanlılıkla cevap vermelisiniz.

Aile içinde eşinizle ve dışarıda diğer insanlarla olan ilişkilerinizde çocuğunuzun sizi rol model aldığını unutmamalısınız.

Aile içinde kurallarınız olsun. Yalnızca çocuğunuza koyduğunuz değil, kendi aranızda da çeşitli konularda ortak kurallar koyar ve bunları doğru bir şekilde itiraz etmeden yerine getirirseniz, bu çocuğunuz için iyi bir örnek olur. Aynı zamanda çocuğunuz kuralların, zorlamanın yalnızca kendi için olduğunu değil, toplum içinde yaşamanın gerekliliği olduğunu daha iyi anlar.

Çocuğunuz bir konuda istediğini yapabilmek için, sinirli davranabilir, kızıp bağırabilir, ağlayabilir, tartışabilir… Hiçbir şekilde bu gibi davranışlar sergilediğinde istediğini almasına müsaade etmemelisiniz. Eğer müsaade ederseniz belki o anlık krizi engelleseniz bile, gelecekte aynı davranışı farklı istekleri için de sergileyeceğini unutmamalısınız.

İlk Yayın Tarihi: 2 Nisan 2017 @ 02:29