Doğum Sonrası Emzirme Rehberi

Yazar: Fatma Nur Olcay -

Tahmini Okuma Süresi: 3 Dakika 59 Saniye
Doğum Sonrası Emzirme Rehberi

Doğum Öncesi Emzirmeye Hazırlık

Anne adaylarının vücudu süt üretimine doğal olarak hazırlanmaya başlar. Hamilelikte meme bakımında özel bir şey yapmaya gerek yoktur. Gebeliğin dördüncü ve beşinci aylarından itibaren prolaktin ismindeki süt üretiminden sorumlu hormonun salgılanmaya başlaması ile memeler süt üretme yeteneğine sahip olur.

Meme bakımı için özel bir şey yapılması gerekmez. Ama meme dokusu büyüdükçe memeye gerekli desteği sağlayan ve sıkmayan, daha büyük numara sutyen kullanılması uygun olur. Meme temizliği için sabun, losyon ve alkol gibi maddeler kullanılmamalıdır. Sadece ılık su ile temizlik yapılmalıdır.


Anne Sütü Üretiminin Anatomi Ve Fizyolojisi

Meme anatomisi ve önemi:

Anne sütü, meme dokusunda yer alan özel bezlerde yapılır. Üretimi gerçekleşen süt uzun ince kanallarla meme ucuna doğru taşınır. Meme ucunun çevresinde bulunan kahverengi areola tabakasının altında ince uzun kanallar genişler ve sütün depolanmasına yarar. Bu geniş kanallar meme ucuna açılır

Doğum sonrası emzirme çok önemlidir. İyi bir emzirme tekniğinde, bebek anne memesini tutarken areola denen koyu renkli kısmını ağız içine yerleştirilmelidir. Bu şekilde depolanmış olan anne sütünün emilmesi mümkün olur. Sadece meme ucunun emilmesi halinde fazlaca süt gelmediği gibi, meme ucu kısa süre içinde zedelenir ve çatlar. Ağrıya yol açtığı için de emzirme yeterli düzeyde yapılamaz ve memede problemlere yol açar. Bu nedenle emzirme sırasında meme ucu ile birlikte areola tabakasının da bebeğin ağzının içine girmesine özen gösterilmelidir.

Süt oluşumunu sağlayan mekanizmalar

Meme uçlarında duyu sinirleri vardır. Bebeklerin anne memesini emmeleri ile buraya yaptıkları uyarılar sinirler aracılığıyla beyne kadar ulaşır. Beyinde bulunan özel bir bölgeden bu uyarılar sonunda bir hormon (prolaktin) salgılanır. Bu hormon kan yolu ile memelere ulaşır. Görevi süt üretimini sağlamaktır. Bu nedenle doğumdan sonra en kısa sürede emzirilme gereği çok önemlidir. Bebekler doğduklarında çok canlı ve aç olurlar. Doğumdan sonra ilk 30 dakika ile bir saat içinde bebek annenin meme veya karnı üzerinde cilt cilde temas edecek şekilde bırakılmalıdır. Anne bebeği ne kadar erken emzirirse, süt salgılatan hormon o kadar erken sağlanacaktır. Anneler bu konuyu bilmedikleri için sütleri gelinceye kadar beklerler. Bunun sonucunda süt gelişi gecikir ve yapımı yetersiz düzeyde kalır. Bu nedenle bebeğe mama ve benzeri sıvılar verme gereği duyarlar. Bu negatif olaylar zinciri anne sütünün erken kaybı ile sonlanır. Doğumdan sonra bebeklere su veya şekerli su verilmemelidir. Doğumdan hemen sonra, anne sütü yetmiyor diye su veya şekerli suyun ilk seçenek olarak verilmesi çok yanlış bir uygulamadır. Bebekler dünyaya gelirken vücutlarında kendilerine 4 gün yetecek kadar fazla su ile doğarlar. Anne sütü bollaşana kadar bu fazla su onların ihtiyacını karşılar. Erken su verilmesi sonucunda bebekler emmekte isteksiz olurlar. Bunun sonucunda annenin sütünün bollaşması gecikir. Sonuç ek gıda vermeye kadar gider. Böylece anne sütü bollaşmadan kesilir. Bunu önlemek için bebeklere doğduktan sonra su verilmemelidir. Hayatın ilk birkaç gününde bebeğin yedek su deposu azaldıkça anneyi daha istekli emeceği için süt üretimi de artacaktır. Böylece süt bollaşacak ve bebeğin her türlü ihtiyacı karşılanacaktır. Şekerli suyun bir diğer olumsuz etkisi de şudur: İnsanın acıkmasında en önemli faktörler mide gerginliği ve kan şekerinin fizyolojik sınırlar içinde düşüklüğüdür.

Tok hissettiği için de anne memesini etkili şekilde emmez. Sonuçta anne sütü yeterli şekilde çoğalamaz. Ayrıca şekerli su içindeki şeker hızla kana karışarak kan şeker düzeyini yükseltir. Kan şekerinin yüksekliği açlığı bastırdığından, bebek anne memesini emme zahmetine katlanmaz veya az emer. Sonuçta anne sütünün bollaşması gecikir. Bunların dışında su veya şekerli suyun verilmesi sonucunda bebekler ilk sütü (ağız) almaktan mahrum kalırlar, ilk süt içinde enfeksiyondan koruyucu pek çok özellik vardır. Bunların bebeğe mutlaka ulaşması gerekir, ilk süt bebeğin ilk aşısı sayılır. Bebeğin annesini emmesi ile memede yapılan sütün süt kanalları boyunca meme ucuna ulaştırılması ile görevli diğer bir hormon (oksitosin) tarafından gerçekleştirilir. Böylece sütün depolandığı geniş kanallar boşaldıkça yukarıdan gelen sütle sürekli olarak doldurulur. Bebek emdikçe süt depoları tekrar tekrar dolar. Bu hormonun bir diğer etkisi de uterus üzerindedir. Oksitosin uterusu (rahim) kasarak kanamanın daha az olması ve rahmin kendisini toplamasına katkıda bulunur.

İlk Günlerde Annelerin Sütleri Konusundaki Endişeleri

Doğumun hemen ertesinde memeler boştur. Memelerin ilk günlerde boş olmasını çoğu anne endişe ile karşılar. Neden emzirmediği sorulduğunda “Daha sütüm gelmedi” cevabını verir. Halbuki ilk günlerde az da olsa süt yapımı olur. İlk gün oluşan süte ağız adı verilir.

Bu sütün bebeğe mutlaka verilmesi gerekir. Bebek emmeye devam ettiği sürece hayatın 3.-4. gününden itibaren süt bollaşmaya başlar.

İlk günlerde süt gelmiyor diye bebekler emzirilmezse süt gelişi gecikir. Bu duruma meydan vermemek için doğumdan hemen sonra başlamak üzere bebekler sık sık emzirilmelidir. Böylece süt yapımı artar ve memeler gerginleşir.

Memelerin gerginleşmesi anne tarafından hissedilir ve sütün yeterli yapıldığını anne anlar. Ancak ilerleyen haftalarda bebeklerin çok iyi emmesinden dolayı memeler çok iyi boşaltıldığı için yumuşama ve gerginliğin kaybolması durumu ortaya çıkar. Bu durum normal bir olaydır.

Aslında süt yapımı halen yeterli bir düzeydedir ama memelerin bu şekilde yumuşamasını anneler yanlış algılayıp sütünün azaldığından yakınırlar. Bu yanlış inanış sonucunda acele ile ek gıdaya başlarlar.

Sonuçta anne sütü kaybedilir. Gerçekte ise aylar ilerledikçe memede yapılan süt miktarı giderek artar. Bu artış hayatın 4.-6. ayına kadar devam eder, bebeğin su dahil bütün gereksinimini karşılar. Anneler memedeki yumuşamanın normal olduğunu bilmelidirler.

İlk Günlerde Yapılan Yanlışlıklar

Emzirmede bebeğin ağız içerisine hem meme başı hem de koyu renkli kısmı tamamen girmelidir. En etkili emzirme şekli budur.

Böyle bir emzirmede areola ağız içine girdiği için dil ile areola sıvazlanmış olur. Areolanın hemen altında süt gölcükleri bulunduğundan sıvazlanma sonucunda sütler meme başından bebeğin ağız boşluğuna gelir. Yapılan en önemli yanlış bebeğin ağız içine sadece meme ucunun verilmesidir. Meme ucunun emilmesi ile yeterli süt bebeğin ağzına gelemez, meme ucunda ağrı olur. Çatlamalar kendisini gösterir. Bu emzirme ile yeterli uyarı yapılamadığından hormonların yapımı istenilen düzeye ulaşmaz. Bebek yeterli süt gelmediği için memeyi bırakır. Anne de yeterli sütün olmadığını düşünür.

Uygun Emzirme Tekniği

Uygun emzirme için anne en rahat pozisyonu seçmelidir. Annenin bebeği tutuş pozisyonu başarılı bir emzirmede en önemli faktörlerden birisidir. Bebeğin başı ve vücudu tam olarak anneye dönük olmalıdır. Anne bir eli ile bebeği altından ve sırtından desteklemelidir. Bebeğin başından desteklenmesi yanlış bir uygulamadır.

Bebek başından tutulduğunda refleks ile başını geriye atar. Bu da memeyi tutmasını zorlaştırır ve bebeği öfkelendirir. Sonuçta emzirme daha baştan başarısızlığa mahkum olur. Sırtından omuzları iyi bir şekilde tutulan bebeğin yanağına meme başı sürülür. Bu işlem arama refleksini uyandırarak bebeğin memeye yönelmesi sağlar. Yönelme sırasında bebek ağzını açar. Ağız en geniş şekilde açıldığında bebeğin alt dudağı üzerine areolanın tabanı oturtulur. Bebek omuzlarından hızla memeye yaklaştırılır. Böylece areolanın büyük kısmı da ağız içine sokulmuş olur.

Meme ucunda kısa sürede ağrı olmuşsa, yeterli sütün gelmediği saptanıyorsa ve bebek memeyi almada zorlanıyorsa emzirme tekniğinde bir yanlışlık yapılıyor diye düşünmek gerekir. doğru bir emzirme pozisyonunda annenin memesinde acıma ve ağrı hissi olmamalıdır.

Emzirmenin Bebeğe Ve Anneye Yararları

  • Anne sütü bebeğin büyüme ve gelişmesi için gerekli olan tüm besin ihtiyacını karşılar.
  • Annesi tarafından emzirilen bebeklerde orta kulak iltihapları, allerjik hastalıklar, kusma, ishal, menenjit ve akciğer enfeksiyonlarına daha az rastlanır. Ayrıca beşik ölümünden de koruyucu etkisi olduğu tespit edilmiştir. Bebekler için sindirimi kolaydır.
  • Her zaman hazırdır. Yapımı için hiçbir şeye ihtiyaç yoktur.
  • Anne ve bebek arasında duygusal ve fiziksel olarak özel bir bağın kurulmasını sağlar.
  • Anneden emzirme sırasında kalori harcanarak doğum sonrası fazla kilolarını atmasını sağlar.
  • Yumurtalık ve meme kanseri riski emziren annelerde daha azdır.
  • Annenin kemik yapısını sağlamlaştırıp ileri yaştaki kemik kırıklarını önler.
  • Annenin normal adet düzenine dönüşünü geciktirir. Bu, bir sonraki hamileliği geciktirmekle beraber bir doğum kontrol yöntemi değildir.
  • Emzirme anne rahminin normal boyutlara dönmesini hızlandırır.

 

İlk Yayın Tarihi: 22 Nisan 2019 @ 19:30

Fatma Nur Olcay

Yazar: Fatma Nur Olcay

ODTÜ İdari İlimler akademisi İşletme Bölümünü bitirdikten sonra 1990 yılına kadar özel sektörde tekstil ihracatı konusunda çalışan F.Nur Olcay, 1990 yılında ilk şirketi Alpteks Ltd. kurarak 2009 yılına kadar tekstil ham maddeleri konusunda ithalat-ihracat mümesilliği yapmıştır.

Sonrasında mezun olduğu İstanbul Erkek Lisesi Eğitim Vakfı (IELEV ) ile yolları kesişmiş ve 2010 yılında bu vakfa hazırladığı sağ beyin odaklı erken eğitim projesi doğrultusunda erken eğitim alanında 0-48 ay erken ev eğitiminin bebek gelişimindeki öneminin farkına vararak, bu doğrultuda global araştırmalarını yapmanın akabinde 2013 yılında Sevgili Bebek E Eğitim Hizmetleri Ve Ticaret Ldt. Şti kurarak erken eğitim sektörüne adım atmıştır.

Bugün sosyal medyada yüz binlerce takipçiyi aşan sevgilibebek.com’un kurucusu olan Nur Olcay işbirliği yaptığı çeşitli uzmanların denetiminde oluşturulan jenerik ürün grubu SevgiliBebek Zeka Kartları ile bugüne kadar ülkemizde 70.000 in üstünde aileyi doğumdan itibaren sunulabilecek, erken ev eğitimi ile tanıştırmıştır.

Türkiye’de kitlelere 0-48 ay döneminin önemini anlatmak ve bu dönemde zihinsel duruluğun kıvrak bir zeka kazanımının ve travmasız bir gelişmenin ileriye yönelik daha olumlu bir kişilik anlamına gelebileceğini duyurmak adına sevgilibebek.com bünyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.

email: [email protected]

11 “Doğum Sonrası Emzirme Rehberi” yorumu;

Yenidoğanın İlk Oyuncağı Sizsiniz! · 16 Ağustos 2015 at 16:27

[…] cm uzaklıktaki nesneleri net ve iyi görmek üzere ayarlıdır. Bu mesafe bir annenin bebeğini emzirmek için kucağına aldığı sıradaki anne bebek arasındaki ortalama mesafeye eş […]

Göğüs Pompaları Hakkında Bilmeniz Gerekenler · 15 Nisan 2015 at 21:13

[…] göğüs pompaları, işlerinden annelik izni alamayan veya hassaslık vb. sorunlar dolayısıyla emziremeyen annelerin gerçekten de olmazsa olmazı haline gelmiş bulunmakta. Bu durumların yanında göğüs […]

Konuşma Gelişimi ve Gecikmesi Hakkında Bilmeniz Gerekenler  · 14 Nisan 2015 at 21:54

[…] zaman emmeyi […]

Çocuk Oyunları - Tatlı Rüyalar · 9 Nisan 2015 at 17:04

[…] uyku için rahatlamaya ve kendilerini sakinleştirmeye çalıştıkları zamanların çoğunda emecek veya sarılacak bir şey aramak için […]

Raşitizm | Çocuk Hastalıkları · 23 Şubat 2015 at 22:13

[…] alınan D vitamini doğum sonrası ilk 2 ayda yeterli olduğundan, ilk aylarda raşitizm nadir görülür. İlk belirtiler, […]

Muzlu Yulaf Ezmesi · 17 Şubat 2015 at 11:35

[…] Sütü küçük bir tencerede kaynatın. Hazır yulaf ezmesini süte ekleyerek kısık ateşte koyulaşana kadar pişirin. Muzu ezin ve akça ağaç şurubu veya şekerle birlikte yulaf ezmesine karıştırın. […]

Sütten Kesme: Bebeğimi Ne Zaman ve Nasıl Sütten Kesmeliyim? · 16 Şubat 2015 at 12:17

[…] zamanlarda emzirmeniz bebeğinizi rahatlatmak adına yaptığınız bir uğraş haline geldiyse, onu sakinleştirecek […]

Bebeklerin El Gelişim Evreleri · 7 Şubat 2015 at 01:31

[…] koordinasyonsuz biçimde açılması. Zaman içinde eller daha çok rastlantı sonucu ağza gelir, bebek bunları […]

Yeni Doğan Dönemi · 26 Ocak 2015 at 21:14

[…] görüntülere “merhaba” der yeni doğan bebek… Her gün yeni bir şeylere göz açar, meme emmeyi öğrenmesi, anne denen varlıkla iletişim kurmasını öğrenmesi gerekmektedir. Yutmayı, […]

Bebeğinizle Bağ Kurma ve Bebeğinizi Kucağınıza Alma · 13 Ocak 2015 at 17:32

[…] bebeklerin, doğumdan sonra, daha bir saat geçmeden annelerinden alınan bebeklere göre anne sütü ile beslenmeyi önemli ölçüde daha kolay kabul ettiklerini […]

Şeftali ve muz · 4 Ocak 2015 at 16:01

[…] Biberonlara süt ve sudan başka içecekler koymamak en iyisidir. Tatlı içecekleri rahat bir şekilde içmek […]

Yoruma kapalı.

Size Özel Ürünler Tümünü Görüntüle

İlgili Makaleler

Ebeveyn & Aile

Gelişimsel Geriliğin Nedeni Olarak Erken Evlilikler

Son yıllarda gündemimizden hiç düşmeyen konular arasında yer alan erken evlilikler ülkemizde mücadele edilmesi gereken alanlar arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Araştırma sonuçlarına göre, Türkiye erken evlilikler bakımından Avrupa ülkeleri arasında Gürcistan’dan sonra %14 lük Devamını oku…

Ebeveyn & Aile

Ayrılık Anksiyetesi Nedir?

‘Bebeğimize de daha önce bakıcılar baktı fakat biz çıkarken onu hiç yadırgamadı. Ama şimdi işler değişti. Onun yanında olmamızı istiyor ve evden ayrılırken oldukça fazla ağlıyor’ . Bu pek çok anne babanın yaşadığı bir durum Devamını oku…

Ebeveyn & Aile

Bebeğin Kalıcı Öğrenme İçin Gerek Duyduğu 5 Temel Olgu

Bebek doğduğu andan itibaren beyni dış dünya ile kendi yapısına uygun olarak yoğun iletişime girer. Bebek beynindeki nöronlar (sinir hücreleri) her dakika çevreden aldıkları veriler ile var olan sinir hücreleri arasında yeni bağlar kurarlar ve Devamını oku…

Alışveriş Sepetiniz
Sepetinizde henüz ürün yok!
iKupon Kodu Kullanmak için için sepet ya da ödeme sayfasına devam ediniz!
Alışverişe Devam Et
Sepetim
0