Geleceğe Susamak – Su Kaynaklarının Önemi

Yazar: Sevgili Bebek -

Tahmini Okuma Süresi: 1 Dakika 47 Saniye
Geleceğe Susamak – Su Kaynaklarının Önemi

2040 yılında yaklaşık 600 milyon çocuk su kaynakları son derece sınırlı olan bölgelerde yaşıyor olacak. Yani her 4 çocuktan biri, temiz su kaynaklarına ulaşmakta zorluk yaşayacak. Bu nedenle su israfından kaçınmak için hem kendimiz bilinçlenmeliyiz, hem de çevremizdekileri bilinçlendirmeliyiz.

İklim değişikliği sürmekte olan su krizini daha da ağırlaştırırken durumdan en fazla yoksul çocuklar etkilenecek.

UNICEF tarafından Dünya Su Günü’nde yayınlanan raporda belirtildiğine göre 2040 yılına gelindiğinde yaklaşık 600 milyon çocuk (her 4 çocuktan 1’i) su kaynakları son derece sınırlı olan bölgelerde yaşıyor olacak.

Geleceğe Susamak: Değişen İklimde Su ve Çocuklar başlığını taşıyan rapor, içme suyu kaynaklarının giderek tükenmesi nedeniyle çocukların hayatları ve refahlarına yönelik oluşan tehditlerin ve iklim değişikliğinin önümüzdeki yıllarda bu riskleri nasıl daha da yoğunlaştıracağını ele alıyor.

UNICEF İcra Direktörü Anthony Lake konuya ilişkin yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: “Su, her şeyin temelidir; su olmadan hiçbir şey büyüyemez. Buna rağmen bugün dünyada milyonlarca çocuk temiz suya ulaşamıyor. Bu da hayatları için bir tehlike oluştururken, sağlıklarına zarar veriyor ve geleceklerini tehdit ediyor. Eğer derhal hep birlikte harekete geçmezsek bu kriz daha da büyüyecektir.

Rapora göre suya yönelik talebin mevcut yenilenebilir su kaynaklarınca karşılanabilecek miktarın çok üzerine çıkması nedeniyle halen 36 ülke aşırı derecede su sıkıntısı çekiyor. Havaların ısınması, yükselen deniz seviyeleri, yaygınlaşan seller, kuraklıklar ve buzların erimesi suyun kalitesini ve bulunabilirliğinin yanı sıra sanitasyon sistemlerini de etkilemektedir.

Nüfus artışı, artan su tüketimi, büyük ölçüde sanayileşmeye ve kentleşmeye bağlı su talebindeki artış tüm dünyada su kaynaklarını kurutuyor. Ayrıca, dünyanın pek çok yerinde süren çatışmalar da çocukların temiz suya erişimini tehdit ediyor.

Tüm bu unsurlar sonucu çocuklar güvenli olmayan su kullanmak zorunda kalırken, kolera ve ishal gibi ölümcül olabilecek hastalıklara yakalanma riskleri de artıyor. Kuraklıktan etkilenen bölgelerde çok sayıda çocuk her gün uzun saatlerce su taşıdığı için okula gidemiyor. Kız çocuklarının ise su taşıma sırasında saldırıya uğrama riski artmakta.

Rapora göre su sıkıntısının artmasından en fazla etkilenecek kesim ise en yoksul ve en zor koşullarda yaşayan çocuklar. Rapor, milyonlarca çocuğun günümüzde temiz su ve sanitasyon imkânlarına erişimin kısıtlı olduğu bölgelerde yaşadığını belirtiyor.

 

Raporda ayrıca şunlara yer veriliyor:

 

► Dünyada 663 milyon kişi yeterli su kaynaklarına erişemiyor, 946 milyon kişi ise tuvalet ihtiyacını açık alanlarda gideriyor;

► Her gün beş yaşından küçük 800 çocuk, yetersiz su, sanitasyon ve kötü hijyen koşulları sonucunda ortaya çıkan ishal vakaları yüzünden ölüyor;

► Tüm dünyada kadınlar ve kız çocuklar evlerine su taşıma işinde toplam 200 milyon saat harcıyor.

 

UNICEF, iklim değişikliğinin su kaynakları üzerindeki etkisinin kaçınılmaz olmadığını belirtiyor.  Rapor, sonuç bölümünde iklim değişikliğinin çocuklar üzerindeki etkilerinin hafifletilmesine yardımcı olabilecek bir dizi tavsiyeye yer veriyor. Bu kapsamda alınabilecek önlemler arasında şunlar bulunuyor:

 

► Hükümetlerin önümüzdeki yıllarda suyun bulunabilirliği ve suya yönelik talepteki değişikliklerle ilgili planlamaları gerekiyor. Bu her şeyden önce toplum ve sağlık alanındaki olumlu sonuçların azami şekilde artırılması açısından, en zor koşullarda yaşayan çocukların temiz suya erişimine öncelik tanınması anlamına geliyor.

► İklimle ilgili riskler su ve sanitasyonla ilgili tüm politikalara ve hizmetlere yaygınlaştırılmalı, yatırımlar da yüksek riskteki nüfus kesimlerini hedef almalıdır.

► İş çevrelerinin, temiz su kaynaklarının kirlenmesini ve tükenmesini önlemede yerel topluluklarla çalışması gerekiyor.

 

Anthony Lake açıklamasında şu ifadelere de yer veriyor: “İklim değişikliği karşısında bizim de en zor koşullarda yaşayanlara ulaşmak için başvurduğumuz yolları değiştirmemiz gerekiyor. Bunu yapmanın en etkili yollarından biri de bu kesimlerin temiz suya erişimini güvenceye almaktan geçiyor.

Kaynak: Unicef

İlk Yayın Tarihi: 27 Mayıs 2017 @ 19:45

Size Özel Ürünler Tümünü Görüntüle

İlgili Makaleler

Ebeveyn & Aile

Çocuklarım olmasa bir an bile katlanmazdım!

  Bazı cümleler vardır, zaman zaman herkes söyler veya herkes işitir; ama bu cümleleri en fazla terapistler işitir. Başlıkta kullandığım cümle de işte bu cümlelerden bir tanesidir. Evliliğinde istediğini bulamayan, hayal kırıklığına uğrayan ama bir Devamını oku…

Ebeveyn & Aile

Dünya Çocuk Hakları Gününde Ülkemizde Çocuk ve Bebek Hakları

Sevgili Ebeveynler, bugün tüm Dünya’da Çocuk Hakları Günü ve ben bugün sizlerle bu yazımda Türkiye’de çocuklarımızın ve bebeklerimizin durumuna ve uğradıkları haksızlıklara değinmek, sizlerle biraz olsun dertleşmek istiyorum. Gelin zor biliyorum ama önce ilk yaramıza Devamını oku…

Ebeveyn & Aile

Gelişimsel Geriliğin Nedeni Olarak Erken Evlilikler

Son yıllarda gündemimizden hiç düşmeyen konular arasında yer alan erken evlilikler ülkemizde mücadele edilmesi gereken alanlar arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Araştırma sonuçlarına göre, Türkiye erken evlilikler bakımından Avrupa ülkeleri arasında Gürcistan’dan sonra %14 lük Devamını oku…

Alışveriş Sepetiniz
Sepetinizde henüz ürün yok!
iKupon Kodu Kullanmak için için sepet ya da ödeme sayfasına devam ediniz!
Alışverişe Devam Et
Sepetim
0