Bir Vaka; Küçük Çocuğunuzu Nasıl Hırçınlaştırırsınız?

Yazar: Fatma Nur Olcay -

Tahmini Okuma Süresi: 2 Dakika 24 Saniye
Bir Vaka; Küçük Çocuğunuzu Nasıl Hırçınlaştırırsınız?

Biliyorum başlık çok saçma geldi hangi ebeveyn ister ki bebeğini hırçınlaştırmak diyeceksiniz ama gel gör ki gözlemlediğim sahneler ne yazık ki sürekli bu doğrultuda olaylardan oluşuyor.

Size anlatacağım olay Kurban Bayramı’nın 2. günü yaşadığım ve hani aşağıya tükürsem sakal yukarısı bıyık misali nasıl davranacağımı bilemediğim bir olay. 3 yaşını biraz geçmiş Şule bebek annesi, babası, babaanne ve dedesiyle bayram ziyaretinde, oda oldukça kalabalık.

Şule bir dolu tanımadığı yabancıya karşı zaten oldukça ürkek, annesinin dizi dibine sinmiş durumda oturuyor ama sürekli bacaklarını iki yana sallıyor açıyor kapıyor. Vücut dili çok sıkıldım diyor alenen. Ev sahibi Zeliha Hanım Şule’ye laf atmakta gecikmiyor: “Aman bu ne kadar güzel bir elbise Şulecim, sen onu bana ver bir de ben giyeyim çok beğendim!” Şule gözleri kocaman açılmış bir şekilde  “Hayır!” ı basıyor. Babaanne oradan derhal lafa atlıyor: “Bugünlerde her şeye hayır diyor. Bu çocuğun hayır’ı bitmiyor vallahi!” Şule bu kez iki kez daha yüksek perdeden “Hayır hayır!” diyor kafasını iki yana hızlıca sallamaya başlayıp hayır, hayır, hayır diye melodik bir ses tonuyla kendince bir oyun yaratmaya çalışıyor.

Tam o sırada şeker ikramı yapılıyor. Şule çikolataya bayılıyor. Annesi Dilek hanım derhal “Şule bir tane alacaksın ve çantama koyacağız sonra tamam mı?” diye fırlıyor. Ama o da ne, dedesi Ahmet Bey karşı koltuktan laf atıyor Şule’ye “Merak etme bak benim ki fındıklı, gel bir öpücük ver dedene bunu da vereyim sana” Anne Dilek hanım bozulmuş bir yüz ifadesiyle “Baba lütfen ya, bütün gece kaşınıyor sonra” diyerek tepki veriyor. Şule bebek kendisine yönelen tüm söylemlere ve ilgi odağı olmaktan dolayı artık hem şımarmaya hem de hırçınlaşmaya başlıyor. Önce koltuktan zıplayıp dedeye gidiyor ve iki yanağından okkalı bir öpüyor ve fındıklı çikolatayı kapıyor yememek sözü vererek. Tam yerine dönecekken ev sahibinin 20 yaşındaki kızı Selen Abla tarafından yakalanıyor ve akabinde zorla öpülüyor. Bu öpücükle hırçınlığı daha da artıyor, “Hayır!” diye tekrar bağırıp yerine gidiyor. Sonra babaanne Şefika Hanım sazı eline alıyor ve misafirlere Şule’nin yuvada neler neler yaptığını anlatmaya bir taraftan da “Haydi babaannecim, söyle bize bana son söylediğin şarkıyı ne güzel söylüyordun” diye Şule’ye baskı yapmaya çalışıyor. Şule yüksek perdeden tekrar “Hayır”ı basıyor.

Çocuğun yüz ifadesi artık hırçınlık ile kızgınlık arasında ve ben ağzımı açayım mı açmayayım mı bilemezken ama en az Şule kadar sinirlenirken birden aklıma daha güzel bir fikir geliyor. Ev sahibi Zeliha Hanım’a Selen ablasının hiç bebeği kalmadı mı çocukluktan Şule’ye verelim de eskiden oyuncaklar nasılmış bir görsün diyorum. Oyuncak sözünü duyan Şule’nin yüzü aydınlanıveriyor. Selen hemen içeriye gidip bir süre sonra elinde bir plastik bebek ile geliyor. Şule hemen atılıyor ama Selen talihsiz bir söylem ile yanağını uzatıp “Haydi bir öpücük ver de vereyim” diyor ve benim de sabrımı taşırıyor .”Selencim yaptıklarımıza karşılık istemeyelim lütfen” demek zorunda kalıyorum.

İlk Yayın Tarihi: 27 Eylül 2015 @ 21:35

Fatma Nur Olcay

Yazar: Fatma Nur Olcay

ODTÜ İdari İlimler akademisi İşletme Bölümünü bitirdikten sonra 1990 yılına kadar özel sektörde tekstil ihracatı konusunda çalışan F.Nur Olcay, 1990 yılında ilk şirketi Alpteks Ltd. kurarak 2009 yılına kadar tekstil ham maddeleri konusunda ithalat-ihracat mümesilliği yapmıştır.

Sonrasında mezun olduğu İstanbul Erkek Lisesi Eğitim Vakfı (IELEV ) ile yolları kesişmiş ve 2010 yılında bu vakfa hazırladığı sağ beyin odaklı erken eğitim projesi doğrultusunda erken eğitim alanında 0-48 ay erken ev eğitiminin bebek gelişimindeki öneminin farkına vararak, bu doğrultuda global araştırmalarını yapmanın akabinde 2013 yılında Sevgili Bebek E Eğitim Hizmetleri Ve Ticaret Ldt. Şti kurarak erken eğitim sektörüne adım atmıştır.

Bugün sosyal medyada yüz binlerce takipçiyi aşan sevgilibebek.com’un kurucusu olan Nur Olcay işbirliği yaptığı çeşitli uzmanların denetiminde oluşturulan jenerik ürün grubu SevgiliBebek Zeka Kartları ile bugüne kadar ülkemizde 70.000 in üstünde aileyi doğumdan itibaren sunulabilecek, erken ev eğitimi ile tanıştırmıştır.

Türkiye’de kitlelere 0-48 ay döneminin önemini anlatmak ve bu dönemde zihinsel duruluğun kıvrak bir zeka kazanımının ve travmasız bir gelişmenin ileriye yönelik daha olumlu bir kişilik anlamına gelebileceğini duyurmak adına sevgilibebek.com bünyesinde çalışmalarını sürdürmektedir.

email: [email protected]

Size Özel Ürünler Tümünü Görüntüle

İlgili Makaleler

Ebeveyn & Aile

Çocuklarım olmasa bir an bile katlanmazdım!

  Bazı cümleler vardır, zaman zaman herkes söyler veya herkes işitir; ama bu cümleleri en fazla terapistler işitir. Başlıkta kullandığım cümle de işte bu cümlelerden bir tanesidir. Evliliğinde istediğini bulamayan, hayal kırıklığına uğrayan ama bir Devamını oku…

Ebeveyn & Aile

Dünya Çocuk Hakları Gününde Ülkemizde Çocuk ve Bebek Hakları

Sevgili Ebeveynler, bugün tüm Dünya’da Çocuk Hakları Günü ve ben bugün sizlerle bu yazımda Türkiye’de çocuklarımızın ve bebeklerimizin durumuna ve uğradıkları haksızlıklara değinmek, sizlerle biraz olsun dertleşmek istiyorum. Gelin zor biliyorum ama önce ilk yaramıza Devamını oku…

Ebeveyn & Aile

Gelişimsel Geriliğin Nedeni Olarak Erken Evlilikler

Son yıllarda gündemimizden hiç düşmeyen konular arasında yer alan erken evlilikler ülkemizde mücadele edilmesi gereken alanlar arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Araştırma sonuçlarına göre, Türkiye erken evlilikler bakımından Avrupa ülkeleri arasında Gürcistan’dan sonra %14 lük Devamını oku…

Alışveriş Sepetiniz
Sepetinizde henüz ürün yok!
iKupon Kodu Kullanmak için için sepet ya da ödeme sayfasına devam ediniz!
Alışverişe Devam Et
Sepetim
0