Bebeklerin Acıktığı Nasıl Anlaşılır?

Bir bebeğin sağlıklı gelişimi için düzenli ve doğru beslenme birinci sırada gelir. Bebekler ilk 6 ay boyunca yalnız anne sütü ile beslenirler, 6 ay ile 2 yaş arasındaki bebekler ise anne sütünün yanı sıra ek gıdalarla desteklenirler. Anneler ister anne sütü ister mama veriyor olsun, bebeklerini iyi beslemek isterler. Bu yüzden açlık sinyallerini iyi değerlendirmeleri gerekir.

Bebekler ilk 2 ay boyunca çok sık acıkırlar. Bunun sebebi, bebeklerin midelerinin çok küçük olması ve anne sütünün hazmının çok kolay olmasıdır. Bebeğinizi ilk aylarında her 3 saatte bir emzirmeniz gerekir. Elbette bu süre bebekten bebeğe değişebilir. Fakat emzirme vakti geldiğinde bebeğiniz uyuyor olsa bile uyandırmalı ve emzirmelisiniz. Özellikle doğumdan sonra kilo kaybı yaşayan bir bebeğiniz varsa bu duruma daha dikkat etmelisiniz. Bebeğiniz ideal kilosuna ulaştığında emzirmek için uyanmasını bekleyebilirsiniz.

Bebeğiniz eğer anne sütü değil de formül mamayla besleniyorsa beslenme süresi 4-5 saat olabilir. Çünkü formül mamaların hazmı anne sütüne göre daha uzun sürer.

İlk 6 ay bebeğinizin en önemli iletişim aracı ağlamaktır. Bebeğiniz acıktığını, huzursuz olduğunu, altını kirlettiğini, gazı olduğunu vs.  ağlayarak ifade eder. Bebeğinizin ağlaması, karnının aç olmasının iyi bir işaretidir. Fakat bebeğin her ağlaması da acıktığını göstermez elbette. Bebekler sadece ilgi istediği için bile ağlayabilirler. Bu yüzden annelerin bebeklerinin ağlamalarının açlık ağlaması mı yoksa başka bir ihtiyaçtan mı kaynaklandığını anlamaları gereklidir. Bu elbette zamanla ve deneyimle kazanılacak bir beceridir.

Bebeğinizin ağlama zamanına dikkat ederek açlık ağlaması olup olmadığını anlayabilirsiniz. Eğer bebeğiniz emzirdikten kısa bir süre sonra veya 1 saat sonra ağlıyorsa bu açlık ağlaması değildir. Bundan emin olabilmek için ise bebeğinizi yeterince emzirdiğinizden emin olmanız gereklidir. Bebekler günde ortalama 6-8 defa altlarını ıslatırlar. Bu, bebeğin yeterli miktarda süt aldığını gösteren bir işarettir. Yani bebeğiniz günde ortalama 6-8 defa altını ıslatıyor ve kilo alımı kontrollü olarak artıyorsa, bebeğinizin ağlama zamanına dikkat ederek karnının acıkıp acıkmadığını anlayabilirsiniz.

Aslında bebekler birden bire acıkıp ağlamaya başlamazlar. Öncelikle huzursuzlanıp mızmızlanmaya başlarlar. Anne de bebeğinin bu hareketlerini iyi gözlemleyerek bebeği acıktığında onu ağlatmadan besleyebilir.

Elbette her zaman yanılma payı olabilir. Örneğin bebeğiniz ağlıyor ve onun hareketlerini gözlemleyerek acıktığını hissettiniz. Bebeğinizi hazırladınız ve emzireceksiniz. Eğer bebeğiniz emmek istemiyorsa, başını memeden çeviriyorsa bu acıkmadığını, daha başka bir sıkıntısı olduğunu gösterir.

Bebeklerin acıktığını gösteren başka işaretler de vardır. Örneğin bebeğin ağzını şapırdatması, ağzını açıp kapatması, dudaklarını emmesi, parmaklarını emmesi, dilini dışarı çıkarması da acıktığını gösteren işaretlerdir.

Bebeğinizi kucağınıza alarak göğüslerinize yakın tuttuğunuzda ağzını göğüslerinize doğru götürerek beslenme hareketini yapması da acıktığının bir göstergesidir.

Her zaman bahsettiğimiz gibi, her bebek kendine özeldir. Bu işaretler haricinde bebeğiniz acıktığını başka bir şekilde de ifade edebilir, bebeğinizi gözlemleyerek bu işaretleri görebilirisiniz.

Beslenme konusunda önemli bir nokta ise, bebeğiniz acıktığında mümkün olduğunca bu işaretleri erken fark etmenidir. Ağlamak, bebeklerin acıktığını gösteren en son işaretlerden birisidir. Eğer bebeğiniz ağlayana kadar acıktığını fark etmezseniz, emzirmeniz kolay olmaz. Bebeğiniz üzgün, mızmız, ağlıyorken beslenme sırasında daha fazla hava yutar, bu da gaz problemlerine yol açar. Aynı zamanda, beslenmek için ağlayacak kadar zaman geçirilen bebekler, daha yorgun olacaklarından, emzirirken uyuyakalabilirler. Bu da hem bebeğin midesi küçük olduğundan hem de anne sütünün çabuk hazmedilmesinden dolayı bebeğin midesinin hemen boşalmasına ve daha çabuk acıkmasına neden olur.

Anneler doğumdan sonraki ilk birkaç hafta bebeklerinin doyup doymadığından, acıktığından emin olamayıp endişe duysalar da, zamanla bebeklerinin işaretlerini okumayı öğrenerek bu endişeleri azalır. Böylece bebeklerinin bakımını daha rahat ve huzurlu bir şekilde yerine getirirler.