Beyin Gelişimi ve Erken Eğitim

Uzmanlar yıllardır çocuğun hayatın ilk 5 yılında yaşadığı olağanüstü beyin gelişiminin farkındalar.

Nörolojik bilimlerde elde edilen teknolojik gelişmeler sonucu, bu alandaki bilim insanları daha fazla ve net araştırma imkanlarına ve buna bağlı araştırma inceleme sonuçlarına kavuştukça erken çocukluk beyin gelişimine yönelik daha geniş ve kapsamlı bilgi sahibi olmaları artmıştır.

Bebekler öğrenmeye hazır doğarlar buna paralel zekalarının kişiliklerinin ve becerilerinin de % 85 ini hayatlarının ilk 5 yılında oluşturdukları artık bilimsel olarak saptanmış bir gerçektir.

Yaşamın ilk ayları ve yılları bebeğin daha sonra hayat boyu yaşayacağı gelişimin derecesini belirler.

Nörobilimcilerin beyin gelişimi dalında yaptıkları çalışmalar sonucu aşağıda sunulmuş 4 maddenin doğru ve temel unsurlar olduğunu biliyoruz.

1.Beynin nasıl gelişeceğine kişinin doğumla getirdiği genlerinin ve doğumdan itibaren yaşadığı deneyimlerin birbirleri ile etkileşen karmaşık yapısı karar vermektedir. Sağ beyin odaklı eğitim ve sol beyin odaklı eğitim konuları da burda devreye girer.

2.Her ne kadar Beynin cortex parçalarının tamamen organize hale gelmesi bir 10 yıl daha alabilmekteyse de, beynin genel anlamda organize olması 12 yaşında tamamlanmaktadır. Bebek eğitiminde erken eğitim bu yüzden oldukça önemlidir.

3.Süt çocuğunun birincil yakın çevresi ile (ebevenler bakıcı gibi ) kurduğu iletişimin kalitesi, onun beyin mimarisini ve yetişkin becerilerinin biçimini belirleyici şekilde etkilemektedir.

4.Erken iletişim doğrudan beynin ağ örüm(sinapsis ) biçimini etkilemekte ve daha sonraki beyin gelişimi için bir zemin arz etmektedir. Erken eğitim bebeğin sağlıklı gelişimi için gereklidir.

İnsan beyninin doğumdan başlayarak ilk 5 yılındaki gelişim hızı hayatın daha sonraki yıllarında asla tekrarlanamayacak bir hızdır.

100 milyar nöron (beyin hücresi ) ile doğan insanoğlu bu nöronları sinapslar aracılığı ile bağlamaya (ağ örmeye ) yönelik eylemlere başlar.

Yaşanan deneyimlerin  insanın beyninde oluşturduğu sinapsların hem miktarına hem de şekline etkileri vardır.

Aslına bakılacak olursa sinaptik bağlanma doğum öncesinde ana rahminde başlar ve doğumla başlayan ilk 36 ay sürecinde inanılmaz bir yoğunluğa ulaşır.

İnsan beyni de “kullan veya kaybet” prensibi ile çalışır.Yani beynin bu ilk yıllarda başlarak yoğun olarak yarattığı bağlantıların, ancak sıklıkla kullanılanları işlek beyin ağı patikaları haline çevirir ,kullanılmayan bağlantılar bir süre sonra budanarak kaybedilmeye mahkumdur çünkü beyin böylece kullanılan bağları daha sağlamlaştırıp aktifleştirir.

İlk Yayın Tarihi: 12 Eylül 2013 @ 22:16